İyi bir okul öncesi öğretmenin en temel niteliklerinden birisi okul öncesi ve alt alanlarına olan hakimiyetidir. Okul öncesi öğretmenliğinin salt çocuk sevgisine ve çocuklarla vakit geçirmenin ötesinde bir iş olduğunun farkına varmamız gerekiyor.

İnanç

Okul öncesi dönem bazen zor davranışların yoğun olduğu bir dönemdir. Bu gibi durumlarda ancak tüm bireylerin farklılığına inanan ve onların yaşamlarını bu dönemde değiştireceğine yürekten inanan bir öğretmen inatla yeni şeyler deneyebilir ve çocukların yaşamlarına dokunur.

Sabır

Hayır, elbette ki çocukların bitmez tükenmez yaramazlıklarından veya söz dinlemeyişlerinden bahsedecek değilim. Ancak gelişimsel dönem itibariyle ya da çocuğun daha özel bir yönteme gereksinim duyması sebebiyle hepimiz bazen kendimizi yetersiz hissederiz. Bu gibi durumlarda sabırlı davranmak, araştırmak, çocuğu gözlemlemek, yeni şeyler denemek gerekir. Bu da elbette bazen yorucu bir süreçtir, ama kesinlikle buna değer!

Yaratıcılık

Sınıfta yaratıcı olmak elbette ki sınıfta sanat etkinlikleri yapmaktan daha fazlasıdır. Okul öncesi sınıfları materyallere ya da çeşitli araç-gereçlere gereksinim duyarlar. Pek az şeye sahip olunan, imkanların kısıtlı olduğu yerlerde okul öncesi öğretmeninin yaratıcı özelliklere sahip olması eğitim sürecini daha verimli hale getiren etmenlerden birisidir. Bunun yanı sıra çocukların sahip oldukları içsel yaratıcılığın körelmemesi, desteklenmesi ve yeni formlar oluşturması öğretmenin yaratıcı olması ile ilgili bir durumdur.

Esneklik

Okul öncesi sınıfları her an çeşitli sürprizlerin olabildiği ve buna karşılık çeşitli eğitimsel düzenlemelerin yapılmasını gerektiren ortamlardır. Bu gibi durumlarda öğretmenin bir B planına sahip olması ya da durumu daha verimli bir şekle sokabilecek esnekliğe sahip olması önemlidir.

Çocuklara adanma

Genellikle profesyonellik ve duygular arasında keskin bir çizgi olduğu düşünülür. Ancak okul öncesi öğretmenleri tüm profesyonelliklerine karşın duygularını da işin içine katmak durumundadırlar. Kendilerini öğrencilerine adamış öğretmenler öğrencilerini daha iyi tanırlar, daha iyi bağlar kurarlar. Dolayısıyla daha iyi bir eğitim ortamının önemli unsurlarından birisi öğretmen-öğrenci arasındaki bağlardır.