Bugün Evimizin arka sokağında bir yürüme yolunda gördüklerim beni rahatsız etti ve yazmak istedim.

Yürüyüş yolu üzerinde, sağın da ve solunda çok güzel yeşil alanlar var, kısa bir yürüyüş için çıktım ve gördüklerimle şoke oldum.

Yolun her iki tarafı da Bira şişeleri ve yiyecek artıkları ile donatılmış çirkin bir görüntü ile karşılaştım.

Eğitim ve kültürsüzlüğün verdiği Cehaleti gördüm, Doğa adına üzüldüm. Geleceğimizin Tabiat Güzelliği adına üzüldüm.

Biz İnsanoğlu neden hep zarar vermeyi severiz? Hiç düşündünüz mü? Allah’ın bize lütfettiği güzel Doğayı atıklarımızla paramparça ediyoruz, Tabiat ana ağlıyor, inanın içten içe yanıyor!

Doğa; tabiat, çevre, maddesel dünya. Doğa; kendini sürekli olarak yenileyen ve değiştiren, canlı ve cansız maddelerden oluşan varlıkların hepsini kapsar. İnsani faktörler etkin değildir. Madde ve enerji unsurlarından oluştuğu kabul edilir.

Doğa her insanın sahip çıkması ve sevmesi gereken en güzel armağanlardan biridir. Doğa bize en güzel güzellikleri ve nimetleri sürekli olarak bize sunmaktadır.

Nimetleri bir bir soframıza gelmesinde, evlerimizin yapımında piknik alanları ile temiz oksijenle sürekli olarak bize yararlı olmakta ve bizden sade sevgi bekleyen Yüce Allah tarafında bir armağan olduğunu aklımızdan çıkarmamak gerekmektedir…

Doğa, pek çok canlıyı ele alarak onların yaşamaları için farklı farklı konumlarla çevrilidir. Sağlıklı bir hayat ve güzel bir çevre bırakabilmek için doğamızı kirletmemeli, kitlenenleri uyarmalı ve temiz bırakmalıyız.

Doğamız, ağaçlar sayesinde güzelleşir ve sağlıklı aynı şekilde dayanıklı kalır. Doğa Allah’ın insanlara sunduğu müthiş bir mucizedir.

İnsanların kötü gününde, iyi gününde hep dolaşmak için çıktığı tabiat vardır ya hani; şu yeşilliklerle, maviliklerle, sarılarla domaltılmış sonsuz ve eşsiz güzellik... Kim sevmez ki bolca hava bulunan doğayı? Sevmeyen dışarı çıkamaz, doğayı tanıyamazdı ki... Doğa, günlük yaşantımızdaki en çok gezip gezdiğimiz, hayatı tam göbeğinde yaşadığımız yerdir. Yani anlayacağımız, Doğa, olmazsa olmazımızdır

Örneğin Meyve ve sebzeler verimli bir toprak enerji ve oksijen başta ısı olmak üzere bu besin ihtiyaçlarının büyümesini ve çoğalmasını sağlıyor. Bunlar için doğanın ilhamı ve verdiği pozitif enerji ile büyürler. Biz nasıl sevgi ve gereksinimlerimizi karşılıyor ve o şekilde büyüyorsak besinler ve ihtiyaçlarımız da bu şekilde büyüyor.

Gerek teknolojini gelişmesi gerekse dünya nüfusunun her geçen gün artması gibi sebeplerle insanlar doğal ortamları ve doğal güzellikleri daha çok tahrip etmeye başlamışlardır. Bu tahribat aslında kişinin kendisine verdiği zarardan başka bir şey değildir. Örneğin bugün imara açmak amacıyla bir ormanın katledilmesi dünyada kuraklığa, kuraklık tarım ürünlerinin azlığına, bu durum da ürünlerin dışarıdan alınmasına ve pahalılığa sebep olmaktadır.

Endüstrileşme ile birlikte katlanarak artan tüketim ve bu tüketim sonunda ortaya çıkan atıklar, dünyanın geleceğini tehdit eden bir soruna dönüşmüş durumda.

ÇÖP ATARKEN DOĞAYA VERDİĞİNİZ ZARARI BİR DAHA DÜŞÜN!


Ürünlerin doğada yok oluş süreleri günler, aylar, hatta yıllar alır. Günlük hayatımızda kullandığımız ürünlerin ambalaj atıklarını okullarımızda, ofisimizde, evimizde bize en akın yerde bulunan çöp kutularına atıyoruz. Bu çöpler belediyeler aracılığı ile toplanıp, çöp toplama alanlarına gönderiliyor. Peki, çöp toplama alanlarında neler oluyor biliyor musunuz?


Her geçen gün, nüfusun artması ile beraber insanların tüketim maddeleri de aynı oranda artış göstermekte. Bu maddelerden çıkan atık madde miktarı da artmaktadır. Çöp olarak ürettiğimiz birçok atık evlerimizde, ofislerimizde veya okullarımızda, bilinçli bir şekilde geri dönüşüm odaklı farklı alanlarda biriktirilmesi ile ekonomiye geri kazandırılarak enerji, su, doğal kaynaklar gibi birçok alanda tasarruf yapmamızı sağlar.


Geri dönüşüm terim olarak kullanım dışı kalan geri dönüştürülebilir atık malzemelerin çeşitli geri dönüşüm yöntemleri ile ham madde olarak tekrar imalat süreçlerine kazandırılmasıdır.

Düşünmeden denize veya sokağa atılan çöplerin çevreye ve doğal yaşama, ne derece zarar verdiğinin farkında mıyız?
İnsanoğlunun yarattığı bu atıklar ne kadar sürede yok oluyor?

Strafor 5000 yıl - 2 Milyon yıl

Cam Şişe 4000 yıl

Plastik 1000 yıl

Poliüretan (Sentetik fiberler, yapıştırıcılar, halıların alt kısmı ve sert plastik contalar) 1000 yıl

Telefon Kartı 1000 yıl

Kaset 100 yıl - 1000 yıl

Su Boruları 1000 yıl

Balık Oltası 600 yıl

Bebek Bezi 550 yıl

Plastik Tabak 500 yıl

Pet Şişe 400 yıl

Deterjan 400 yıl

Pil 300 yıl

Alüminyum 100 yıl

Çakmak 100 yıl

Tahta Parçaları 15 yıl

Kutu Kola 10 yıl

Çiklet 5 yıl - 25 yıl

Boyalı Tahta 13 yıl

Yün Çorap 4 yıl

Kontrplak 1-3 yıl

Sigara İzmariti 1 yıl - 2 yıl

Yün 1 yıl - 2 yıl

İp Parçaları 3 ay - 14 ay

Bez Parçası 6 ay

Pamuklu Kumaş 1 ay - 5 ay

Meyve Artıkları 3 ay - 6 ay

Gazete 3 ay

Karton Süt Kutusu 3 ay

Elma Çöpü 2 ay

Kâğıt Havlu 1 ay

Mendil 2-4 hafta

(Doğa bekçi ile değil, sevgi ile korunur.) Anonim