SAKARYA (AA) - İBRAHİM YOZOĞLU - Sakarya'nın Adapazarı ilçesinde 18 yıl önce geçirdiği trafik kazası sonucu engelli kalan 71 yaşındaki Efrahim Solak, kendisine bebek gibi bakan ve ilk günkü aşkla bağlı olan eşi sayesinde hayata tutundu.
Birbirlerine aşık olarak evlenen ve emekliliğin ardından Türkiye'nin farklı yerlerini gezmeye başlayan Efrahim ve Emine Solak çiftinin hayatı, 2002 yılında ailecek trafik kazası geçirmelerinin ardından tamamen değişti.
Sol kol ve ayak bölgesinden felçli hale gelen Efrahim Solak, günlerce hastanelerde tedavi oldu. İki yıl evinde yatalak eşine bebek gibi bakan Emine Solak ise eşini bir an olsun yalnız bırakmadı.
Solak, hayat arkadaşının desteğiyle yaşama tutunmayı başardı. Koltuk değneği sayesinde yürüyüp tek ayakla ihtiyaçlarını gören Solak, engelli arabasıyla çıkıp gezebiliyor.
"Başı ağrısa benim ciğerim yanar." diyerek birbirlerine olan bağlılıklarını dile getiren 30 yıllık evli çift, sevgi ve fedakarlıklarıyla çevresindekilere örnek oluyor.
- "Eşim çocuk gibi bana bakıyor"
Emekli ziraat mühendisi Efrahim Solak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, evliliklerinin şimdiye kadar hep sevgi içinde geçtiğini, kırmadan, kavga etmeden 30 yılı geçirdiklerini anlattı.
Sevginin her kapıyı açtığını, insanın sevgiyle mutlu olabileceğini dile getiren Solak, "Eşimin başı ağrısa benim ciğerim yanar. Öyle bir düşünce içerisindeyim. Hafif bir rahatsızlığı olsun, o gece sabaha kadar uyuyamam. O da aynı benim için böyle." dedi.
Trafik kazasında sol tarafının felç olduğunu, eşinin göğüs kemiğinin çatladığını, oğlunun da ayağının kırıldığını aktaran Solak, İzmir ve Ankara'da birçok ameliyat geçirdiğini söyledi.
Solak, "18 yıldır bu vaziyetteyim. Eşim bana çocuk gibi bakıyor. Ben ona, o da bana, böyle idare ediyoruz. Ekonomik olarak Allah'a çok şükür kimseye muhtaç değiliz. Çok mutluyuz. Ev kendimizin, lüks değil ama olsun biz her şeye razıyız, yeter ki birbirimizle anlayışla geçinelim." diye konuştu.
İki yıl yatalak kaldıktan sonra eşinin desteğiyle toparlandığını, koltuk değneği sayesinde yürüyebildiğini ifade eden Solak, tek ayakla ihtiyaçlarını gördüğünü, havalar iyi olduğu zaman engelli arabasıyla yakın yerlere çıkıp gezebildiğini dile getirdi.
Solak, her günün "Sevgililer Günü" olduğuna işaret ederek, aldığı hediyeyi eşine takdim etti.
- "Başımızda olduğu için şükrediyorum"
Emine Solak (66) da aşklarının ilk günkü gibi sürdüğünü, kazadan sonra eşinin rahatsızlığı nedeniyle eve kapandıklarını anlattı.
Eşiyle arasının çok iyi olduğunu vurgulayan Solak, "Eşim bazen engelli aracıyla çarşıya gidiyor. 10 dakika geç kalsa 'Nerede kaldı?' diye cama çıkıyorum, 'Başına bir şey mi geldi?' diye telefon ediyorum. Birbirimizi hala çok seviyoruz. Eşim başımızda olduğu için şükrediyorum. Ona dua ediyorum. Hep yanındayız. Allah korusun hiç konuşamasa bile onu son nefesime kadar asla bırakmam." diye konuştu.
Mutlu evliliğin sırrının saygı, sevgi ve anlayıştan geçtiğini vurgulayan Solak, şunları kaydetti:
"Birbirlerini kırmayacaklar, saygıyla, sevgiyle davranacaklar. O olunca hepsi oluyor. Şimdiki gençler çok rahat. Yalnız eve çıkıyorlar, kaynana kayınpeder istemiyorlar. Evlenirken yüzük dahi istemedim eşimden. Kendi ne alırsa o ama eşim de benim için canını verir. Maddi imkanı olmuş olsa her şeyi önüme serer biliyorum ama hiçbir şeyde gözüm yok. Böyle mutluyuz."
