Gün içerisinde Darıca Belediyesi Basın-yayın biriminden gazetemizin haber merkezine  gönderilen bir haberi gördüğümüzde yıllar yılı teşkilatçılığını zaten bildiğimiz, beğendiğimiz, bu çalışkanlığı ve samimiyeti dolayısı ile  31 Mart tarihinde de Darıca Belediye başkanı olan Muzaffer Bıyık’ı bir kez daha takdir etmemiz gerektiğinin farkına vardık.

Darıca Belediyesi basın yayın müdürlüğünden gönderilen haber “Darıca Belediye Başkanı Muzaffer Bıyık’ın talimatıyla zabıta ekipleri, Darıca’da Suriyeli esnaflara yönelik uygulamalarını sıklaştırdı. Hijyen ve temizlik konusunda denetimler yapılırken Arapça tabelaların da sökülerek yerlerine Türkçe tabela asma zorunluluğu getirilmiş, Darıca Belediye Başkanı Muzaffer Bıyık’ın talimatıyla zabıta ekipleri tarafından ilçede faaliyet gösteren Suriyeli esnafa yönelik işyeri denetimleri başlatıldı. Zabıta Müdürlüğü ekiplerince Darıca’da faaliyet gösteren ve Suriyeliler tarafından işletilen iş yerlerinin kontrolleri yapılarak İlan Reklam Yönetmeliğine uygun olarak tabela asmayanlar hakkında gerekli tebligatlar yapılarak tabelalarını mevzuata uygun duruma getirmeleri sağlandı. Böylece Arapça tabelaların sökülerek yerlerine Türkçe tabelaların asılmasına başlandı. Uygulamanın devam edeceği ve Suriyeli esnafın da Türkçe tabela kullanması zorunlu hale gelecek. Ayrıca Suriyeli esnafa yönelik olarak hijyen ve temizlik konularında da gerekli ikazların yapıldığı ve ruhsatsız faaliyet gösteren iş yerlerine ise tespit tutanakları tanzim edilerek gerekli yasal işlemlerin uygulandığı belirtildi.” şeklindeydi..

Bizi tanıyanlar  Türkçe tabelalar konusundaki hassasiyetimizi çok iyi bilirler, Türkçe’nin daha geniş alanlarda kullanılması, Yerleşim merkezlerindeki tabelaların Türkçe olması adına gazeteciliğe başladığımız andan itibaren bulduğumuz her fırsatta yazı yazar ve bu yazıları da Devletimizin en üst kademelerindeki yöneticilere ulaştırmaya gayret ediyoruz.

Uzun zamandır “Bizim bölgemizde de bu tür bir uygulama yapacak, tabela keşmekeşliğine son verecek, en azından bundan sonra açılacak işyerlerine Türkçe isim konulma şartı konulacak talimatı verecek bir belediye başkanı çıkacakmı.?” diye beklerken imdadımıza Darıca belediye başkanı Muzaffer Bıyık yetişti.

Darıca Belediye başkanı Muzaffer Bıyık’ın aldığı bu kararın sahada uygulanma imkanı elbette ki son derece zor, Kabul etmek gerekiyor ki  yıllar yılı bizi eseri alan, her taraftan sarıp sarmalayan Yabancı marka ve ürün hayranlığı var olan bütün iş yerlerimizi adeta batılı bir Avrupa kenti haline getirdi.

Batılı markalar ile mücadele etmeye çalıştığımız bir dönemde Ortadoğu’da başlayan ve bir türlü bitmek bilmeyen savaş dolayısı ile yurdumuza göç etmek zorunda kalan yaklaşık 4 milyon Suriyeli vatandaş arasında iş kuranların işyerlerine astıkları tabelalar başımıza bela oldu.

Zaman zaman İstanbul’a gittiğimizde Arap turistlerin yoğun olarak uğradıkları ve Arap nüfusunun yoğun olarak yaşadıkları semtlerdeki işyerlerinin tabelalarına baktığımızda “Türkiye’de mi yaşıyoruz yoksa Suriye’nin bir kentinde mi yaşıyoruz.?” sorusuna inanın cevap bulmakta zorlanıyoruz.

Böylesi bir süreçte Darıca Belediye başkanı Muzaffer Bıyık’ın “Türkçe tabela” konusunda attığı cesur adımı son derece önemli buluyoruz, İlk aşamada yukarıda da belirttiğimiz gibi elbetteki bu karar sahadaki uygulama açısından belli başlı zorluklarla karşı karşıya kalacak, Muzaffer Bıyık’a  etraftan hatta kendi partisinden bile tepki gelecek.

Ancak bu tür cesur kararlarında bir şekilde birileri tarafından alınması gerektiğini hepimiz biliyoruz, Dünyanın en köklü dillerinden Türkçe, Karamanoğlu Mehmet Bey'in  742 yıl önce yayımladığı "Bugünden sonra hiç kimse sarayda, divanda, meclislerde ve seyranda Türk dilinden başka dil kullanmaya." fermanıyla resmiyet ve itibar kazandığı “Muhteşem bir kararın”  13 Mayıs tarihinden bir gün sonra Muzaffer Bıyık’ın attığı bu adımın bize olağanüstü bir keyif verdiğini söylememiz gerekiyor.

Bir ömür boyu “Dil bir köprüdür” ifadesini “ Türkçe düşün-Türkçe konuş-Türkçe Sev-Ümidin Türkçe olsun” söylemini  “Türkçe giderse Türkiye gider” fikrini kendisine hayat felsefesi yapan bir yazar-çizer-düşünür olarak Muzaffer Bıyık’ın alkışlanması gerektiğini düşünüyoruz.

Bu aşamadan sonra çevre belediye başkanlarına da düşen görev Muzaffer Bıyık’ın açtığı bu yoldan devam etmek olmalıdır, Hazır yerel seçimden yeni çıkılmışken “Türkçe Tabela” konusunda atılacak adımlar ile belki geçmişte yapılanların izlerinin silinmesi kolay olmayabilir ancak bu aşamadan sonra “Türkçe Tabela “ konusunda atılacak adımların arkasında durmanın en azından bir vatandaşlık borcu olduğunu düşünüyoruz.

Yahya Kemal Beyatlı’nınTürkçe Ağzımda Annemin Ak Sütü Gibidir.”  dediği bir noktadan devam eden Darıca Belediye başkanı Muzaffer Bıyık’a  “Türkçe Tabela” konusunda verilecek destek zaten başlı başına bir vatandaşlık görevi olacaktır.

Hadi bakalım diğer belediye başkanları görev başına…!!