Kadınların büyük çoğunluğu siyasetin, beklentilerine cevap vermediği konusunda hem fikirdir.

Bu fikir bizde de sabit olduğundan, gelen önemli rolleri dinamik konumları reddetmiş bulunmaktayız.

Sebebi ise kadınlar tarafından gelen taleplerin dikkate alınması konusunda politik davranan siyasetin, kendi çıkarları söz konusu olduğunda daha ciddi çalıştıklarını her alan da aşikar görüyoruz..

Diyeceğim şu ki, kadınlar politik davranan, kendi sorunları konusunda çözümsüz bırakılan ve bir türlü söz hakkı bulamadıkları alana, yani siyasete mesafeli davranıyor ve bunda da haklı.

Dolayısıyla siyasetin ibresi şimdi gençlere çevrilmiş durumda…

Kadınlardan umudunu kesen siyasi partiler, seçim stratejilerini gençlere yönelik hazırlıyor. Hangi argümanların gençler üzerinde daha etkili olacağına yönelik çalışmalar yapılıyor.

Muhtemelen her zamanki gibi bütün siyasi partilerin, gençlere karşı tavrı ve söylemleri aynı olacaktır;

“özgürlükçü, cesur, barışçıl, fikir üreten, gençliğin yanında olan, demokrat, düşüncelere önem veren, fırsat eşitliği sunan… gibi”

Siyasiler Z kuşağı olarak tanımlanan gençlerimizi yeterince tanımadan ürettikleri siyasi söylemlerle gençleri ne kadar kazanırlar?

Bilemem!

Siyasetin en önce gençlerin yetişme şartlarını ve bugün içinde bulundukları durumu, gençleri yetiştiren eğitim sistemini ve yetişkinlerini iyi tanımlamaları gerekiyor.

Gençlerden beklentileri sıralamadan, bazı konularda onları suçlamadan evvel de, yetişkinlerin nerede durduğuna ve nelerle meşgul olduğuna bakmak lazım.

Yetişkinler ve siyaset kendini sorgulasın!

Nihayetinde, gençlerin bakış açısını yetişkinler, eğitim sistemi ve sosyal çevre oluşturuyor.

Ülke geleceğini teslim edeceğimiz gençlerin önüne bir hedef koyabildik mi?

Onlara kendilerini gerçekleştirme fırsatı verebildik mi?

Doğrularımızla örnek olabildik mi?

Yetişmiş ve kıymetli beyinlerimiz fırsatını bulduğu an, başka ülkelere gidiyor.

Genç işsizliği korkunç durumda…

Onları var edemeyen, hayata hazırlayamayan bir sistemden ve onları sadece oy potansiyeli olarak gören siyasetten bahsediyoruz.

Bugün genç kuşağın % 70’i siyasi partilerin, sorunlarını çözeceğine inanmıyor. % 80’i eğitim sisteminin gençleri hayata hazırlamak konusunda yeterli olmadığını düşünüyor.

Sonuç olarak;

Önceki seçimlerde kadın hareketi siyaset için bir fırsat olarak görülmüş, siyasi vaatler ve söylemler kadınlara yönelik hazırlanmıştı.

Şimdi ise Siyasetin gözü gençlerde ve gençlik hareketini kendilerine bir fırsat görüyorlar.

Amma velâkin siyasetin işi zor.

Gençler o kadar gerçekçi, donanımlı ve sorgulama yeteneğine sahip ki, bugünü kurtaramayan siyasete yakın durmuyor, sıcak bakmıyor…

Onlar genç dimağların söz sahibi olduğu, gerçekçi, eşitlikçi, yozlaşmamış bir siyasi yapı ile hayallerini gerçekleştirebilecekleri bir sistem hayal ediyor ve bekliyorlar.

Bizden anlatması

Duyuyormuyuz…

Esen kalın.