Sabah gazeteye geldim…Çeşmelere baktım..Tısss sesi bile yok… Akmıyor sular kesik…Bölgemizin su işlerine bakan İSU Genel Müdürlüğü’nün sitesine göz atıyorum ve Gebze bölgesinde tam 21 mahalleye yeni hatlardaki meydana gelen bir büyük arızadan ötürü belirli bir süre su verilemeyeceği duyurusu var. Bu duyuruda suların gelme tarihi ilk önce sabahtan  Cuma günü öğleden sonra saat 14:00 olarak lanse edilmişti. Ancak yaklaşık bir saat sonra ise yeni yapılan bir duyuruda: “Gebze ilçemizdeki 1200’lük CTP ana isale hattı üzerinde yapılan deplase çalışmaları sırasında meydana gelen arıza nedeniyle aşağıda belirtilen mahallelere 14.12.2019 Cumartesi gece saat 03:00’a kadar su verilemeyecektir…” deniliyordu.

Durum ortada yani cumartesi gecesine kadar sularımız akmayacak durum bu yönde netleşmiş vaziyettedir.

Hava kurak gidiyor… Dışarıda belirsiz bir hava hakim.. Ne güneş var, ne de yağmur var. İkisinin arası ayazımsı bir hava hâkim…

Yani anlayacağınız kurak bir kış geçirdiğimizden ötürü de bölgemizdeki mevcut barajlarımızın durumu belli. Özellikle suyumuzu aldığımız baraj olan Yuvacık Barajının suyu bitmek ve tükenmek üzere…

Son ölçümlere göre, 13 Aralık, Cuma itibariyle bölgemizin su tedariğini yaptığı YUVACIK BARAJI 9.330.000m3 su oranı ile %18, Kandıra ve İzmit'in üst çevresinin su tedariğini yaptığı NAMAZGAH BARAJI 16.000.000m3 su birikimi ile %71doluluk oranı olarak tespit edilmiş vaziyette.

Yağmur yağmayınca barajlar da elbette boş… Allah Sapanca gölümüzdeki suyu azaltmasın inşallah…

Umut o yönde artık…

***

Son yıllarda iyiden iyiye kurak kışlar yaşamaya başladık.

 Bilim adamları bunu atmosferdeki kirlenmeye bağlıyor.

Fosil yakıtların kullanımı, arazi kullanımı değişiklikleri, ormansızlaştırma ve sanayi süreçleri gibi insan etkinlikleriyle atmosfere salınan sera gazı birikimlerindeki hızlı artış yerkürenin yüzey sıcaklıklarındaki artışı ve iklimde oluşan değişiklikleri akla getiriyor. Örneğin Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş geçtiğimiz günlerde bu hususta bir açıklama yapmış ve şöyle demişti, "Küresel iklim değişikliği kışları ortadan kaldırmıyor ancak kışların etkisini azaltıyor. Küresel iklim değişikliği kışları ortadan kaldırmıyor ancak kışların etkisini azaltıyor. Özellikle ilkbahar döneminin etkisi artıyor, don olayının görüldüğü gün süreleri azalıyor.”

wwf.org.tr’de yer alan bilgilere gore de ; Gezegenimizin atmosferi tıpkı bir sera gibi çalışır. Yeryüzüne ulaşan güneş ışınlarının neredeyse yarıya yakını yeryüzünden yansır. Atmosferimiz, sera gazı olarak da nitelendirilen karbondioksit, metan, su buharı, ozon, azot oksit vb. gazlar sayesinde yeryüzünden yansıyan güneş ışınlarının bir kısmını tekrar yeryüzüne gönderir. Bir battaniye işlevi gören sera gazları sayesinde yeryüzündeki ortalama sıcaklık, insanlar, hayvanlar ve bitkilerin hayatını sürdürmesine imkân verecek bir ısı düzeyini, 15°C'yi yakalar. Sera gazları olmasaydı, yeryüzünün ortalama sıcaklığı -18°C civarında olurdu. Sera gazlarının bu doğal etkisi “sera gazı etkisi” olarak adlandırılır.

 Atmosferdeki sera gazlarının oranı, 1750'li yıllarda başlayan sanayi devrimi sonrasında artmaya başlamış, karbondioksit oranı %40'lık bir artış göstererek 280 ppm'den 394 ppm'e ulaşmıştır. Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli'ne (IPCC) göre karbondioksit oranındaki artış öncelikle fosil yakıt kullanımından kaynaklanıyor. Kayda değer ikinci etken, başta ormansızlaşma olmak üzere arazi kullanımındaki değişimdir.

Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli, insan faaliyetlerinin atmosferde yarattığı etkinin sonucunda küresel ortalama sıcaklıklarda artış yaşandığını ortaya koymuştur…”

Yani demek oluyor ki biz artık pek fazla yağışlı ve bol kaarlı kışlar pek göremeyeceğiz anlaşılan.

 Bu durum da yaşanmayınca da başta yer altı sularımızın yağmurlarla ve eriyen karlaarla beslenmesi pek olası görülmüyor…

Yani bilim adamlarına göre, " Bizi Ayazı daha fazla bir kış ve aslında kurak bir kış bekliyor. Kurak kış derken, kar yağmayacak mı sorusunu da akla getiriyor.

Söylenenlere göre kış dönemi boyunca kar yağışlarını alacağız ancak yağış çok düşük olduğu için kar yağışları çok uzun soluklu ve çok fazla olmayacak. Özellikle Marmara Bölgesini, İstanbul'u kuru, ayazı daha fazla bir kış bekliyor.

Allah bu hususta yar ve yardımcımız olsun1

Başka da elden bir şey gelmiyor..

Elden gelen şey ise bol bol dua ile su tasarrufu…

BOL SULU VE BEREKETLİ , SAĞLIKLI GÜNLER DİLERİM!