Yıllardır diyabet hastalığı tedavisini yürüten İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Cüneyt Hayretdağ, diyabet hastalarının damar sağlığının takip altına alınıp, tıkanıklık veya darlık halinde tedavi edilmesinin hayati bir öneme sahip olduğunu söyledi. Diyabet ön tanısı ile polikliniğe vuran hastaların damar sistemlerinin kontrol edilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Hayretdağ, “Yıllardır tanı koyduğum diyabet hastalarında ilk olarak damar sistemlerini kontrol ederim. Bu hastaları damar sistemlerinde bir hastalık varmış gibi düşünürüm. Bu düşüncem sayesinde bir çok hastam erken dönemde enfaktüs, felç geçirmeden yaşamlarını sürdürdü. Diyabet eşittir damar hastalığı olarak düşünülmelidir. Erken dönemde hastaların damarları kontrol edilmelidir. Efor testi pozitif olan hastaları mutlaka bir kardiyoloji uzmanı görmelidir. Diyabet hastalarının damar sağlıklarının kontrol altına alınması hastaların ömrünü de uzatmaktadır” diye konuştu.

İNSÜLİN KANSER HÜCRELERİNİN BÜYÜMESİNE YOL AÇIYOR

İnsülinin bir büyüme hormonu olduğunu ifade eden Dr. Hayretdağ, “Tip 2 Diyabet hastalarını diyetsel tedbirler ve uygun ilaç kullanımları ile insülin vermeden tedavi etmeyi amaçlıyoruz. Çünkü insülin plakların ve kanser hücrelerin büyümesine yol açıyor. Bu yüzden vücutta bulunan fazla insülini azaltmaya yönelik tedaviler uyguluyoruz. Hastalara insülin direncini azaltan ilaçların yanı sıra, egzersiz ve diyet programları önerilmelidir. Diyabet hastalığı hem ölümcüldür hem de sakat bırakan sonuçları bulunmaktadır. Hastalığın tedavisine ne kadar çok erken başlanırsa , tedavinin başarısı artar ve vücuttaki hasar da o derece düşük olur. Hastaların üç aylık şeker ortalamalarında Hemoglabin A1C değerleri çok önemlidir. Bu değerdeki bir miligramlık artış bile göz hasarı, sinir hasarı gibi komplikasyon hızını önemli ölçüde artırmaktadır” şeklinde konuştu (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Editör: TE Bilisim