COVID 19 nedeniyle ilk durdurulan etkinliklerden biri düğünler oldu. Bütün sektörler için aynı anda önlem alınması çok doğru bir karardı. Ancak durumun bir de ekonomik tarafı var: Düğün sektörü Türkiye ekonomisinin en büyük 10 sektöründen birisi. 100 binden fazla küçük ölçekli firmanın daha fazla darbe almaması için düğün sektörü olarak talebimiz; COVID 19 sonrası yaşanacak normalleşme sürecine düğün sektörünün de dahil edilmesi ve düğünlerin kontrollü olarak yapılmaya başlanması. Türkiye’de yılda 600 bin düğün gerçekleşiyor. Evlenecek her bir çift, düğün günü için yapılan masrafların yanı sıra beyaz eşya ve mobilya alıyor, ev kiralıyor, balayına gidiyor derken yaklaşık 100-150 bin TL para harcıyor. Yani çiftler ekonomiye 60 milyar TL’lik katkı sağlıyor. Türkiye’de mobilya ve beyaz eşyanın 3’te 1’ini evlenecek çiftler alıyor. Ayrıca çiftlerin yüzde 20’si kendi evini satın alıyor. Bunun da ekonomik değeri yaklaşık 35 milyar TL.

DEV SEKTÖR

Bir düğüne ortalama 250 konuk katılıyor. Bu, her yıl 15 milyon kişinin düğüne gitmesi demek oluyor. Bu konuklar, düğünlere giderken elbise alıyor, kuaföre gidiyor ve neredeyse her konuk hediyesini ya da altınını alıyor. Çiftlere bir yılda yaklaşık 25 milyar TL’lik takı takılıyor. Konukların üçte biri yani 5 milyon kişi, düğün için bir şehirden başka bir şehre gidiyor. Bu kişiler gittikleri şehirlerde otellerde kalıyorlar, uçağa biniyorlar, restoranlarda yemek yiyorlar. Yani aslında toplamda 120 milyar TL’lik dev bir sektörden bahsediyoruz. Düğünlerin yapılamaması, en az 1 milyon 600 bin kişinin işsiz kalması demek. Tedarikçileri ve bu sektörden kazanç sağlayan kişilerin ailelerini de düşündüğümüzde düğünlerin yapılamaması, 8 milyon kişinin etkilenmesine neden olacak. (BSHA)

Editör: TE Bilisim