Kardeşime de adını veren Dicle Nehri ve onun komşusu Fırat Nehrinin kura ile anılmasının nasıl olacağını sormadan önce, son olarak HDP’ye yapılan saldırıyı düşünmek ve cevaplamak lazım.

Çünkü, yine ama bu kez kız kardeşime adını veren Kıbrıs’a bakıldığı gibi bu işlerin öyle vatan, millet, Sakarya edebiyatı ile ,parti basıp insan öldürmekle, dağ taşı bombalayıp “imha ettik, bitirdik” diyerek olmayacağını da anlamak gerekir.
Üzerine yapılan HES barajları ile ağzı kenetlenen uluslar arası bir su olan Kura Nehrinin şah damarını yeni bir baraj koyarak kesmeye çalışılmasının basit bir iş olmadığı gibi gelecekte uluslararası soruna ve Suriye, Irak, İran gibi sınırda yaşanan çatışmalara neden olacağı da bilinmelidir.
Çünkü Suriye, Irak'a da hayat veren Fırat ile komşu olan Dicle Nehrinin yani bu iki nehrin önüne kurulan barajların enerji sağlarken asıl alerjiye yani komşularla çatışmaya orta doğuda yaşananların altında yatan ana sebeplerinin başında gelir.
Yani Dicle Nehrini yemlerken başlayan sorunların altında bugün paramparça olan Suriye’nin yasa dışı olarak ilan edilen örgütleri destekleyip bombalaması İran ve Irak’ın da hatta Dicle'nin buluştuğu bütün orta doğunun da buna destek verip asıl savaşın, çatışmaların bugün yaşananların altında yatanın, petrolden çok su olduğu da bilinmeli ve gözden kaçırılmamalı.
Evet hala su sorununu çözemeyen Ardahan’ın Göle ilçesi sınırları içinde bulunan Allahuekber Dağlarından doğup Göle ve Ardahan ovasına hayat verdikten sonra, sınırları aşıp Gürcistan’a oradan Azerbaycan'a kadar uzanan kura nehrinin Beşikkaya HES barajı ile önü kapatılıp Karadeniz'e akıtılma hesaplarının yarın başımıza bir çok bela getireceğini de bilmek gerekir.
Bunun da en açık örneği Dicle Nehri dahil, kara petrol ve diğer irili ufaklı sorunlarla karıştırıp, Ortadoğu’yu kana bulayanlar, yarın hatta bugünden itibaren saldırmak için göz koydukları Ardahan’ın sınır olduğu Kafkasya’da yaşanan gerginliklere baş faktörüdür.
Yani yarın Kura Nehri bahane edilip, ettirilip “uluslararası olan suyumuzu kesemezsin” diyeceklere, Irak’ta, Suriye’de yapıldığı gibi gaz verenlerin çıkacağını ve bizi Kafkasya'da da zora sokacağını hesaba katmak lazım, tarihi doğal bir çok yapının olduğu Beşikkaya'ya kazma vurmayı düşünenler..
Bu nedenledir ki; Dicle, Fırat, Kura’yı birbirine bağlamamız…