Doğruluk kavramının anlamı, özü sözü bir olma ve olanı olduğu gibi yansıtma ve dürüstlük
olarak tanımlanır. Her insan çevresinde bulunmasını istediği kişilerin doğruluk ve dürüstlük
özelliği arar.
Bunun asıl nedeni bir kişiye güvenmek istediğimizde onun doğru bir insan
olmasını bilme ihtiyacımızdır.
Toplumda, iyi insanlar kadar kötü insanların da bulunması doğaldır. İnsan en günahsız olduğu
durumlarda bile, bazı kötü kişiler tarafından haksızlığa uğratılabilir.
Bir insan dürüst davranışlara sahip ise o insan toplumun diğer fertleri açısından sevilen ve
güven duyulan bir insandır.
Ancak dürüst olmayan kişiler hiçbir zaman karşısındaki kişiye
güven vermemekte ve toplumda her zaman yalnız kalmaktadırlar. Bir toplumda dürüst
insanların sayısı fazla ise o toplumda her zaman güzel şeyler yapılmakta ve güçlü olanlar
güçsüz olanları ezmemektedir.
Mutlu ve güvenilir bir topluma ulaşmanın yolu insanların dürüstlüğü benimsemiş olmalarıdır.
Bunları niye yazdım;
Toplumumuz şu korona illetinden dolayı Dürüst olanlarımıza da, onların yaptığı güzel şeylere
de hep şüphe ile bakmaktadır.
İnsanlar, Öz güvenleri için de yaptıklarının muhteviyatına göre, hedef belirleyebilirler.
Mutluluk bazen Öz güvenlerindeki muhteviyatla tavan yapabilir, bazen de Hüsrana
uğrayabilir.
İşte bunları dengelemek için Kişi, kendine olan inancını hiç kayıp etmeden, Sadece bir tane
olan ”Doğruluk ilkesi" ile yol almalıdır.
Tarihte şüphe ve savsata fikirler ile haşır neşir olan insanlar vardır, başarıları geçicidir,
nihayetinde huzura kavuşmazlar, çevrelerine de güven vermezler, Bu tür insanlar yapıcı
olmaktan uzak hep yıkıcıdırlar.
İnanmak insanın kendine olan öz güvenidir. Güven veren insan da çevresinde hep saygın bir
yere sahiptir.
Balzac’ın Şu sözü hiç unutmam, “BİLGİNİN EFENDİSİ OLMAK İÇİN ÇALIŞMANIN
UŞAĞI OLMAK ŞARTTIR”.
Bu söz, çalışmak için bilgili olmayı en ön safhaya çıkarıyor, Çevresine güven veren insanlar
hep huzurun adresi olmuşturlar.
Yülünülen yolda engel yoksa hedefe ulaşmak çok zordur. Dürüst insanlar yürüdükleri
yollarındaki hedeflerini birer birer alt eder, İşte bu Çalışan ve Başarana insanın kendinde
duyduğu öz güvenin ta kendisidir.
“DÜRÜST OLMAK CESARETİNİ GÖSTEREN KİMSE, HİÇBİR ZAMAN YALAN
SÖYLEMEK İHTİYACINI DUYMAZ”.
GEORGE HERBERT
İşte şapka çıkarılacak bu söz insanların hedefi olmalı.
Bugün bu samimiyet duygusu içerisinde dürüst olan ve veren bir sözün kıymetini daha iyi
anladım.
COVİT-19 Korona Virüsünün Tüm Dünya Ülkelerine musallat oluşu, verdiği yıkım hepimiz
tarafında açıkça bilinmektedir.
İnsanlarımız, Aşlarını, işlerini kayıp etti, Zaruri İhtiyaçların karşılanması gırtlağa kadar
dayandı. Panik havası bir türlü eksik olmadı, Gelecek Ne olacak Sorusu herkesin Beynin de
yer etti.
Huzura kavuşulunca yeni bir hayat olacak, bunu hepimiz biliyoruz, İnsanlar
kendilerine yeni bir hedef çizip, yeni hedefler koyacak. Bu iş çok ama çok zaman alacak,
Dünya da “İleri Devletler” dediğimiz çoğu Avrupa ülkesi sınıfta kaldı, İhtiyaçları olan Sağlık
malzemelerini tedarik te Ülkemizden geri de kaldılar, Bu husufta Ülkemle gurur duydum,
Bazı olumsuzlukları bu zaman da görmek istemediğim için olumlu olanlar ile mutlu olmayı
seçtim.
Siz de benim gibi yapın ve bu zor dönme de strese girmeden huzurlu olmayı deneğin.
Olumlu Bakmak güzel bir şey ama bazen de insanın fıtratını alt üst eden olaylar da olmuyor
değil. İşte bura da sabır devreye giriyor,
Sabır ederek murada ermek var, umarım insanımız bu sabrı gösterir ve Fıtri yatını da bozmadan Muradına erer.
Hepinize sağlıklı günler diliyorum.
EVDE KAL TÜRKİYEM.
