İSTANBUL(AA) - İTÜ ETA Vakfı Doğa Koleji Ortaokul Rehberlik Bölüm Başkanı Gülşen Aksu, "Lise hayatı, bir öğrencinin gelecekle ilgili önemli kararlar aldığı, üniversite ve bölüm hedefleri belirlediği, kariyer planlamasını şekillendirdiği bir dönemdir." ifadesini kullandı.

İTÜ ETA Vakfı'ndan yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Aksu, LGS sonucu ne olursa olsun bu sınavın sadece ortaöğretime geçişte bir basamak olduğunun unutulmaması gerektiğini kaydetti.

Aksu, ailelerin bu süreçte çocuklarıyla sınav sonucunun değerlendirmesini yaparken çocuğun kişiliğini değil, çalışma davranışına yönelik geri bildirimler vermesi gerektiğini vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Öğrencilere sınav sonucu beklentinin altında kaldıysa verimli çalışmanın öneminden, 'bu yıl neyi daha iyi yapsaydı istenen bir sonuç alabilirdi?' başlıklarında görüşülmelidir. Sınav sonucu beklentileri karşıladıysa çalışma performansı takdir edilmeli ve bu çalışma performansının kendisine kazandırdığı ve eğitim hayatı boyunca kazandıracakları hakkında görüşülmelidir.

Aileler, önemli olanın sınav sonucu değil, sınav süreci boyunca öğrencinin verdiği emek olduğunu her fırsatta dile getirmelidir. Sınav sonuçları yerine süreçleri takdir edilen öğrencilerin çalışma performansları pekiştirilmiş olur ve ebeveynlerinin gözündeki değerlerinin sınav sonucuyla ölçülmediğini fark ederler."


- "İyi bir lisenin hem içeriğe hem de beceriye odaklanması gerekir"


Gülşen Aksu, tüm öğrencilerin ve velilerin yayımlanan 2021 Ortaöğretime Geçiş Tercih ve Yerleştirme Kılavuzu'nu titizlikle incelemesi ve kılavuzda yer alan takvim doğrultusunda yaz programlarını planlaması gerektiğini aktararak, "Lise hayatı, bir öğrencinin gelecekle ilgili önemli kararlar aldığı, üniversite ve bölüm hedefleri belirlediği, kariyer planlamasını şekillendirdiği bir dönemdir. Aynı zamanda yaş itibarıyla öğrencilerin ergenlik döneminde olduğu psikososyal gelişim kuramlarına göre de kimlik oluşturdukları bir süreçtir. Bu nedenle lise hayatında öğrencilerin akademik becerileri kadar psikososyal ihtiyaçlarına duyarlı bir eğitim-öğretim ortamı oluşturmak gerekir." ifadelerini kullandı.

İyi bir lisenin hem içeriğe hem de beceriye odaklanması gerektiğini belirten Aksu, şunları kaydetti:

"Lise müfredatının konu ve kazanımları içselleştirilmeli, özümseyerek öğrenme gerçekleşmeli, öğrenciler iyi kurgulanmış bir ölçme değerlendirme sistemi ve yayınlarla desteklenmeli, öğrencilere ve ailelere sık geri bildirim verilmelidir. İyi bir lise, üniversite hazırlık süreçlerinde öğrencilerinin akademik takibini yapmalı ve belirli periyotlarda geri bildirimler vererek çalışma davranışlarını şekillendirmelidir. Üniversiteye geçişte uygulanan sınav sisteminde öğrencilerin 4 yıllık lise eğitimi boyunca sorumlu oldukları konu ve kazanımlar ölçülür. Dolayısıyla lisenin ilk yıllarından itibaren öğrencilerin güçlü bir akademik altyapıya sahip olmaları gerekir. İyi bir lisenin bu bilinçle hareket etmesi, sadece rehberlik bölümünün değil, tüm öğretmenlerin de öğrencilerin akademik becerilerini yakından izledikleri, öğrenciye ve veliye sık geri bildirim verdikleri bir danışman öğretmenlik sistemi uygulanmalıdır."

Kaynak: aa