ÇANAKKALE (AA) - Çanakkale'de yaşayan Büşra Aydagün, hazırladığı sosyal sorumluluk projesi kapsamında, "Türkiye'nin oksijen deposu" Kaz Dağları'ndaki ağaçlar korunsun diye binlerce tohum kullanıp temsili ağaç oluşturdu.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nden mezun olan Aydagün, yaşadığı bölgeden topladığı çeşit çeşit tohumu "Ağaç Yerleştirme Projesi" adını verdiği çalışmada bir araya getirdi.

Proje kapsamında, 160'a 210 santimetre büyüklüğündeki beyaz bez üzerine tohum ve ağaç dallarını reçine yardımıyla yapıştırıp büyük bir ağaç figürü oluşturan Aydagün, toplumda farkındalık oluşturmayı hedefliyor.

Büşra Aydagün, yaptığı çalışmanın detaylarını AA muhabirine anlattı.

Bir süredir ağaçlar ve ağaç dalları üzerine resim, kolaj, heykel çalışmaları yaptığını belirten Aydagün, "Kaz Dağları'nın sesi olabilmek" için hazırladığı proje kapsamında ortaya anlamlı bir eser çıktığını söyledi.

Aydagün, "43 farklı ağacın binlerce tohumunu ve 3 farklı çalı bitkisini kullanarak 160’a 210 santimlik boyda bir ağaç figürü oluşturdum." dedi.

Hazırlanan çalışmayı daha sonra Kaz Dağları’ndaki ağaçsız kalan alana astıklarını kaydeden Aydagün, "Buradaki amaç oluşan ağaç figürünün birçok ağaca dönüşmesi, burada bu tohumlar ile birçok ağaç olması. Orada yayılıp yeni bir şeyler başlatabilmesi. Bunu yaparken de Kaz Dağları’nda aynı zamanda tohumu vurgulamak istedim. İnsanlara tohumun önemini anlatmak istedim çünkü gün içerisinde elimizden çok fazla tohum geçiyor, bunların hepsi çöpe gidiyor. Bunları da değerlendirmenin belki farkındalık yaratabileceğine inanarak böyle bir çalışma oluşturdum." diye konuştu.

Çalışmasının yaklaşık 2 ay sürdüğünü ifade eden Aydagün, şöyle devam etti:

"Biraz hızlı olmam gerekti çünkü kış, yağmur, kar gibi durumların korkusu vardır. O yüzden çok fazla üstüne eğildim, uzun süre boyunca başından kalkmadım. Bu yüzden çalışmayı 2 ayda bitirebildim hatta 'Kaz Dağları’na kar yağdı’ dediler, panikledik. Daha sonra öğrendik karda da tohumlar çıkabiliyor, ağaç tohumları daha dayanıklıymış. Böylece çok hızlı gelişen bir durum oldu. Aynı zamanda tohumlarla sürekli oynanıyor, DNA’ları değişiyor. Bu yüzden gerçekten tohum kutuları oluşturmak, evlerde tohumlara ayrı bir kap oluşturmak çok zor bir şey değil. Bunları sadece toprakla buluşturmak başka bir şey değil. Yediğimiz şeyleri kenara ayırsak daha sonra çıktığımız her yere bunları tohumları atabiliriz. Bu kuşa böceğe de yem olabilir, filizlene de bilir. Bu şekilde sürdürülebilir bence. Çok önemli bir şey."

Büşra Aydagün, "Türkiye'nin oksijen deposu" Kaz Dağları bölgesinin maden ocakları ile yok edilmemesi gerektiğini belirterek, bölge halkı dahil tüm insanları projeye destek vermeye ve tohumun önemine sahip çıkmaya davet ettiğini sözlerine ekledi.

Kaynak: aa