Marks 1848’de Engels ile birlikte yazdığı Komünist Manifestoda dünya işçilerini birleşmeye ve kapitalizmi devirmeye davet etti.

İşçilerin zincirlerinden başka kaybedecek hiçbir şeyi olmadığını ilan etti.

Marks’ın çağrısının üzerinden 173 yıl geçmiş.

Katılın veya katılmayın ama bir teori, bir düşünce üretmiş.

Dünya genelinde bu çağrı zaman içerisinde teorik ve pratikte kimi zaman karşılık görmüş.

Ne var ki teknolojinin ivme kazanmasıyla birlikte özellikle iletişim araçlarındaki müthiş baş döndürücü gelişmeler işçi sınıfının yerinde saymasına neden oldu.

Çünkü iletişim araçları sayesinde kapitalist sistemin devam adına yapılan propaganda yöntemleriyle işçiler istenildiği gibi yönlendirilebiliyordu.

Dizginleri çok daha sıkı bir şekilde elinde tutan kapitalizm işçi sınıfına sendikal bir takım hakların dışında asla yaşama şansı vermedi.

Kapitalizmin gelişmiş ülkelerde işçilere dönük her türlü haklarını verip onları frenlerken geri kalmış ve vahşi kapitalizmin tahakkümü altında ki ülkelerde ki işçiler inim, inim inlemekte.

Birçok ülke de işçiler 8 saatten daha fazla çalıştırılırken sosyal güvenlik haklarından mahrum bırakılmaktalar.

Ülkemiz de de benzer şeyler var.

Asgari ücretle çalıştırılanların dışında birde daha az ücretle ve hiçbir sosyal hakları olmayan işçiler var.

Sendikalı işçiler bir nebze haklarını alabilirken kaçak işçiler ise karın tokluğuna çalıştırılıyor.

Özellikle ülkemize kaçak olarak bulunan yabancı uyruklu işçilerin yasadışı yollardan çalıştırıldığına dair birçok haber zaman, zaman gazetelerde yazılıp çiziliyor.

Sonuç olarak, Karl Marks 173 yıl öteden dünya işçileri birleşin demiş fakat pek anlayan falan çıkmamış.

Geçtik bunları bari demokratik sisteme sahip çıkan, bu bilince sahip bir işçi sınıfı olsun.

Kafa patron beden işçi olan bir işçi sınıfı elbette kendi haklarına, hukukuna ve geleceğine dair hiçbir gerçekçi çözüm üretemez, mücadele edemez.

Tabi onlardan önce ise aidat ve sözleşme sendikacılığı yerine sınıfı sendikacılığı yapan sendikalar olsun..

Ayrıca Marks bugünleri görseydi daha doğrusu işçi sınıfının bugünkü halini görseydi acaba düşüncesinde bir değişiklik olur muydu gerçekten merak ediyorum.