Şimdiye kadar bilmediğimiz, karşı karşıya gelmediğimiz bir hastalık

Tedavisi ile ilgili hiç kimsenin net bir şey bilmediği bir salgın

Şu ana kadar belki iyi gelir diye kullandığımız ilaçlar

Daha önce tadına bakmaktan imtina ettiğimiz ancak şu ara “Sofrada bulunursa belki deva olur” diye kaşıkladığımız yemekler.

Hergün önünden geçtiğimiz manav tezgahlarında hazır duran bizim için fazla bir önem arzetmeyen onlarca çeşit sebze ve meyve.

Pandemi döneminde hayatımıza giren ve bize iyi geleceğini düşündüğümüz envai çeşit gıdadan şimdi medet bekliyoruz.

Süreç başladı başlayalı zaten çevre ile olan ilişkilerimizi olabildiğince aşağılara doğru çekmiştik ancak bunun yeterli olmadığı aşikar.

Virüs kavramı bilindiği gibi bilgisayarlarımız ile ilgili bir problemdi, bilgisayarı aldıktan sonra pek çok kanaldan “Virüs programı alın, bilgisayarınız zarar görmesin” diye başlayan süreç gün geldi Virüsü kendi vücudumuzdan uzak tutmanın yollarını arıyoruz.

Virüsün siyasi gücü, ekonomik gücü, toplumdaki gücü ne olursa olsun hiç kimsenin gözünün yaşına bakmadığı bir gerçek, Gerekli şartları yerine getirenler kısmen de olsa kendilerini daha garantili bir sistemin içerisine alırken tedbirleri yerine getirmeyenler ise kendilerini hastalığın pençesinde buluyor.

Dünya kurulalı beri insanlık sayısız salgın hastalıkla karşı karşıya kaldı, o salgın hastalıklarda milyonlarca insan hayatını kaybetti, Salgınlardan bir şekilde kurtulanlar bu sefer var olan büyük savaşlar sebebi ile hayatlarını kaybettiler.

Bugünlerde bizi etkisi altına alan Korona virüs salgınından kurtulmak adına dünyanın bütün devletleri büyük bir mücadele içerisine girmiş bulunmaktalar, Teknolojide ileri gitmiş Ülkeler virüsten tüm insanlığı kurtaracak aşı yada ilacı bulmak için çaba sarf ederken diğer ülkelerde onlardan gelecek müjdeli haberi bekliyorlar.

İlk kez karşılaştığımız bu salgından kurtulabilmek adına yukarıda da belirttiğimiz gibi büyük bir mücadele içerisine girmiş durumdalar bu süreçte bize de düşen Maske-mesafe-hijyen kurallarına uymak olmalı.

Alacağımız çok küçük tedbirler önce kendimizi sonra da etrafımızdaki sevdiklerimizi koruyacaktır, böylesi bir noktada “Bana bir şey olmaz” aymazlığından vaz geçmemiz hepimiz açısından kurtuluş reçetesi olacaktır.

Hem kendimize hem topluma olan görevlerimizi yerine getirmenin bir insanlık görevi olduğunu, dünyayı kurtaracak ilk adımın ise kendimizi kurtarmaktan geçtiğini unutmamak gerekiyor.

Önce kendimizi kurtaralım, dünyayı kurtarmak kolay.