Ben ben miyim ? Yoksa ben siz miyim?

Ben ben miyim? Bu davranışlar, bu alışkanlıklar, hobiler , fobiler gibi bir çok özelliğim bana mı ait? Bunları ben mi oluşturdum? Oluşumunda nasıl bir yol izledim? Verdiğim kararların neticelerine karar veren ben değilsem, kararları veren nasıl ben olabilirim? İstediğim şeylerin olması için karar verenin ben olmam gerekmez mi? Ben ben değilsem eğer, bensiz miyim? Yok muyum ben? Varsam bunu nasıl somutlaştırabilirim? Nasıl bir varlığım ki, kararlarım başlarına bağlı şekilde devam edebileyim? Yoksa ben ben değilim de , ben sizlerden ibaret olan bir ben miyim? Kararlarıma, davranışlarıma, hobilerime, fobilerime... bunlara karar verenin ben olmadığım bir benliğin içinde bir ben miyim? Neyim ben ? Ben, ben miyim? Yoksa, Ben-siz miyim?

Kişinin aldığı kararları, uygulamakta olduğu veya daha önceden uygulamış olduğu davranış metodları, hobileri veya fobileri gibi belirgin bir takım özellikler, kişinin sahip olduğu benlik kimliğinin birer belirtecidir. Kişi oluşmuş olan karakteri ile birlikte bu özelliklerine yön verirken, duruma zamana veya kişiye bağlı olarak değişiklikte görünmektedir. Ebeveynlerce oluşturulmakta olan olan kişilik temelleri ortalama 6 yaşa kadar netleşme sağlamaktadır. Kişi, bu yaşlarda oluşmuş olan temel yapısının üzerinde gerçekleşecek olan değişimler ile beraber davranışlarında veya hobi-fobi gibi temel etkenlerde de değişimler sağlayabilecektir. Verilmiş olan kararlar da, durumlar kadar, kadar kişinin karakterine, duruma biçtiği değere ve durumda bulunabilecek kişinin rolüne biçtiği değer de rol almaktadır. Kişi, bu 0-6 yaş arasında oluşacak olan kişilik özellikleri ile birlikte aslında duruma veya kişiye verilen değer potansiyelini de kazanmaktadır. Oluşmuş olan alt yapı, sosyal çevre, kişinin benlik arayışı, farkındalık gibi faktörler ile sağlamlaşır veya değişime uğrar. Almış olduğu kararların 0-6 yaşına bağlı olduğunu vurgulamak net şekilde yanlış olacaktır. Ancak, kişi bu yaş aralığında oturmuş olan kişilik alt yapısında veya çevresinde veya kendi farkındalığında bir değişime ihtiyaç duymaz ise öğrenilmiş olan kişilik yapısı karakter olarak sabitlenebilecektir. Kişi, farkındalığının artması ile birlikte, sevip sevmediklerinde , ihtiyaç ve isteklerinde özgür seçimlere ihtiyaç duyacak ve buna bağlı olarak sınırlarını onaracaktır. Değişim göstermekte olan karakter yapısı kişinin sınırlarında değişim göstereceği için , kişinin sosyal çevresinde de olası değişimler gözlemlenebilmektedir. Kişi, çevresinde oluşacak olan değişim ile beraber benimsemiş olduğu rolü daha çok benimseyecek ve onu aktif olarak kullanarak bir kişilik yapısına dönüştürecektir. Buna bağlı olarak, kişinin rolüne uygun olan davranışları ve çevresi aldığı kararlarda da etkilerini sürdürecektir. Ancak, bu değişimler ile beraber kararların alım aşamaları ve kararların uygulanma metodları da değişime uğramış olacaktır. Aslında kişi, benimsediği rol, sosyal çevresi, sınırlar ve farkındalığı ile kısır döngü eşliğinde karar vermeye devam edecektir.

Kişi, yeni oluşturmuş olduğu karakter alt yapısı ile yaşayacağı deneyimler sonucu kendine uygun olacak karaktere göre şekillenecektir. Buna bağlı olarak, kişinin benimsediği rolünde, sosyal çevresinde, davranışların ve hatta somut ifadelerinde dahi değişimler söz konusu olabilecektir. Farkındalığını arttırmış ve öz benliğine ulaşmak isteyen kişi, elek mekanizmasında geçerek kendine en uygun rolü arayacaktır. Ancak, kişi bu elekten geçtiği süreç içerisinde aldığı kararlarında etkilerinin devamlılık sürecine uygun olarak bir değişime ihtiyaç duyacak ve yeniden oluşturmak yerine olanın üzerinde değişimlere giderek elek mekanizmasında küçülmeye gidebilecektir. Kişinin almış olduğu kararlar ne kadar farkındalık veya sosyal çevresine bağlı kılınsa da bu durumu değiştirecek olan farklı etkenlerde olacaktır. Bulunduğu coğrafi konuma, maddi imkanlarına, genetik yapısına, kültürel davranış miraslarına, inançlarına hatta aile yapısına dahi bunlar arasında sayılabilir. Ebeveynler tarafından oluşmuş olan kişilik alt yapısı günün imkan ve şartları doğrultusunda değişime gerek duymasa dahi, dünya genelinde gerçekleşecek olan değişimler sonucu kişi üzerinde bir değişim ihtiyacı hissettirecektir. Buna bağlı olarak, kişi aradığı , benimsediği rolü ne kadar kendi istediği üzerine kurulu olduğunu düşünse dahi, küresel bir değişim buna zemin hazırlamıştır ve hazırlamaya da devam etmektedir.

Nitekim; kişi ömrünün sonuna kadar öz benliğinin ona iletmiş olduğu rolü uygulamak istemektedir. Ancak, bu rol duruma, bölgesel şartlara hatta küresel şartlara bağlı olarak sürekli bir değişime ihtiyaç duyacaktır. Bu değişim alınan kararları, bu değişen kararlar belki çevresini , istek veya ihtiyaçlarını, duruma hatta kişiye bakış ve davranış şekillerine dahi etkide bulunacaktır. O yüzden, kişi her zaman kendisine şunu sormalıdır; Ben, ben miyim? Yoksa, Ben-siz miyim?

#amp-auto-ads