En az 5-6 Bakanlık isteriz…!

Bu sözler İYİ Parti TBMM Grup başkanvekili ve Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’a ait. İYİ Parti Grup Başkanvekili ve Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın, partisinin Bursa İl Başkanlığı’nda partililerin ülke gündemine ilişkin çeşitli soruları üzerine verdiği cevaplar bir anda ülke gündemine oturdu.   Bir İYİ Partili’nin, “AKP ile işbirliği mi yapıyoruz” şeklindeki sorusuna, İYİ Partili Türkkan’ın birbiri ardına verdiği  yanıtların çok ilginç olması dikkatleri çekti. Türkkan’a kendi partisinden en çok da şu cümlelerine tepki geldi: “Parlamenter Sisteme dönmek noktasında erken seçim için mutabakat zaptını imzalarsa, bunların yanında Sayın Erdoğan bize 5-6 icracı Bakanlık verirse ülkenin yeniden inşası için biz de bir fedakarlık yapabiliriz. En az 5-6 tane sağlam Bakanlık isteriz.”

Bu sözler bir anda özellikle İYİ Parti camiasında bomba etkisi yaptı…Bir anda dikkatler İYİ Parti kanadına çevrildi…

 Acaba İYİ Parti, hükümete üçüncü ortak mı oluyordu?

Türkkan bir partilinin sorduğu “AKP ile işbirliği mi yapıyoruz” sorusuna önce,

“İYİ Parti’nin seçmen tabanında milliyetçi, muhafazakâr, liberal ve sosyal demokratlar bulunuyor. AKP muhalefeti konusunda herkes hemfikir ve birleşiyor.. AKP ile işbirliği yapmaya İYİ Parti seçmen tabanının yüzde 95’inin karşı çıkacaktır. Böyle bir maceraya kimse çıkmaz” diyor, ancak arkasından gelen, “Ak Parti ile koalisyon yapar mısınız?” sorusuna da, “ Yaparız. Ben söylüyorum yaparız.  Seçim tarihi 2020 sonunu geçmeyecek, bu bir. İki, parlamenter sisteme hemen döneceğiz. Varsa öyle bir teklifleri hemen getirsinler. Bir de öyle MHP gibi otopark, büfe alıp da koalisyon olmaz.  İYİ Parti 2 yıl önce hangi ilkeler ile kuruldu ise bugünde aynı çizgide. Parlamenter Sisteme dönünceye kadar da bu mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Ülkenin ekonomik durumu ortada. Ancak sayın Erdoğan 2020 yılında kesin bir tarih vererek ve de Parlamenter Sisteme dönmek noktasında erken seçim için mutabakat zaptını imzalarsa, bunların yanında 5-6 icracı Bakanlık verirse ülkenin yeniden inşası için biz de bir fedakarlık yapabiliriz. En az 5-6 tane sağlam Bakanlık isteriz.” Diye de ekliyor.

***

İşte Lütfü Türkkan’ın bu cümlesi kendi partisini ayağa kaldırıyor.

Çünkü bu cümlesi sanki iktidar partisine bir mesaj gönderme olarak da algılanmış durumda…

Ben Lütfü Bey’i aşağı yukarı 20 yıldır tanırım. Ayrıca hemşerimdir, toprağımdır. O Makedonya Göçmeni, Ben Bulgaristan göçmeniyim. İkimiz de Balkanlıyız…

Balkan insanı söyleyeceği bir şeyi sakınmaz, kalbindeki neyse onu açığa vurur…

Türkkan, “İktidar partisi MHP ile ortaklığını sürdürmesi yerine, parlamenter sisteme dönüş yolunu seçmeli ve bu yolu bizim ortaklığımızla gitmeli…” mesajını bence açık beyan olarak vermiştir yukarıya…

Şimdi Sayın Türkkan’ın bu kendi partisinde büyük tepki çeken beyanı iktidar kanadında bir” önemli siyasi ve ortaklık teklifi” olarak algılanmaz mı algılanmamış mıdır?

Bence algılanmıştır ve bu son cümle özellikle Meral Hanımı da zora  sokmuştur. Bakalım Meral Hamın en yakın çalışma arkadaşı olan “Lütfü Türkkan’ın bu ortaklık ve bakanlık teklifi” sözlerine ve görüşüne ne cevap verecek, tavrı ne olacak onu herkes merakla ve ilgi ile beklemektedir.

Sonra Lütfü Bey bu sözlerini savunmasını yine kendisi yapmalı başkaları değil…

Bu arada kendi partisi içindeki arkadaşları sarf ettiği sözlerinin  kendi görüşü olduğunu ifade ediyorlar. ***

Türkkan’ın açıklamasını değerlendiren İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Çelik, "Lütfü Bey Grup Başkanvekilimiz olmakla birlikte, söyledikleri kendi şahsi görüşüdür, partimizin böyle bir değerlendirme ve yaklaşımı yoktur" diyor ve devam ediyor:

“Bu ifadelerin Lütfü Türkkan'ın şahsi görüşüdür. Partimizin böyle bir değerlendirme ve yaklaşımı yoktur. Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener'in ifade ettiği gibi Parlamenter Sisteme dönüş için hazırız. Parlamenter Sisteme dönüş için AKP ve diğer partilerle görüşülebilir. Ancak bunun haricinde ister erken seçim kararı alınsın ister seçimler zamanında yapılsın AKP ile koalisyon ortağı olmamız veya dışarıdan desteklememiz asla mümkün değildir. AKP ile bir iş birliği söz konusu değil, İYİ Parti'nin böyle bir gündemi yoktur. AKP böyle bir teklifle gelse bile olumlu değerlendirmemiz mümkün değildir. AKP'nin 17 yıllık iktidarları sürecindeki olumsuzluklarının suç ortağı asla olmayız. Genel Başkanımız Sayın Akşener'in konuyla ilgili değerlemeleri ortadadır. Böyle bir iş birliği partimizin gündeminde değildir ve asla olmayacaktır."

İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu da Lütfü Türkkan’ın bu sözleri üzerinde bir basın açıklamasında bulunuyor ve şöyle diyor: “Grup Başkanvekilimizin malum yanlış ve kabul edilemez açıklaması, partimizin imasını dahi meşru görmediği ve göremeyeceği bir beyandır. İYİ Parti, Türkiye’yi yönetmek için yola çıkmış bir siyasi harekettir. Temel amacımız, iyileştirilmiş parlamenter sistem ile Türkiye’yi 21. yüzyılın yarışan ülkeleri arasına katmaktır. Bu çerçevede Grup Başkanvekilimizin malum yanlış ve kabul edilemez açıklaması, partimizin imasını dahi meşru görmediği ve göremeyeceği bir beyandır. Partimiz seçmenine ve milletine verdiği sözleri, siyasi namusu bilen bir sorumlulukla siyaset yapmaktadır. İyileştirilmiş parlamenter sistem hassasiyetlerimiz, bu kabil siyasi savrulmaları mazur yahut meşru göremeyeceğimiz kadar mühimdir. Memleketin bugün içinde bulunduğu ağır şartlar, partimizce mevcut iktidarın yönetim beceriksizliği olarak görülmektedir. Partimiz bu yönetim beceriksizliğine son vermek ve ülke yönetimini üstlenmek için mücadele etmektedir. Sürdürdüğümüz siyasi mücadelenin ilkeleri partimizin ve milletimizin umududur. Bu umudun hiçbir açıklama ile söndürülmesine, değersizleştirilmesine ve itibarsızlaştırılmasına müsaade edemeyiz. Bu, seçmenimize olduğu kadar devletimize ve milletimize olan sorumluluğumuzun da gereğidir.”

***

Siyaset böyle bir şeydir…

Çok iyi bir hatipsinizdir, kürsü hakimiyetiniz, vizyonunuz şıktır, duruşunuz oturuşunuz, yürüyüşünüz şıktır…

 Ancak dilin kemiği yoktur ki bu gerçeği de doğrulayan bir hareketle bir cümle söylediniz mi, bütün her şey altüst olur…

Söylenen kelimeler yaydan çıkan bir ok gibidir… Asla onu geri alamazsınız çeviremezsiniz bir daha…

Her zaman şu önemlidir…

Sözler ve cümleler kurulurken, en hassas terazi ile ölçülüp öyle bırakılmalıdır kullanıma ve kamusal alana…

Şimdilik bu kadar.

 SAĞLICAKLA KALIN!