İlk günden bugüne hala aynı yerde, yani Kuranı-kerimde bile olan gripal bir olayı abartarak adeta ölümün adını pandemi yapanların amacına ulaşıp, dünyayı durdurmaya çalıştıkları bir süreçte, benim gibi inanmadığını ama kamuoyu baskısı yüzünden çok da çıkış yapamadığına inandığım Erdoğan'ın her konuşmasında, açıklamasında, temel atma ya da kurdele kesme töreninde veya kongresinde yaptığı gibi, 17 yıllık iktidarını icraatlarını anlattıktan sonra yaptığı açıklama ile duraklayan, sanallaşan hayat yeniden hareketlenip, sosyalleşecek gibi.


Başkanlar dönemi yaşayan dünyanın, bu başkanların olumlu ya da olumsuz açıklamalarına göre döndüğünü bir türlü anlatamadığım dünya halklarının sanki tümünün kırılacağını ileri sürüp, Allah’ın emri olan, tüm dinlerde hak olduğu belirtilen ve hepimizin sonu olan ölümün sanki yeni ortaya çıkmışcasına basın ve medyanın ve de sanal ortamın aracılığı ile pompalanıp, öcüleştirilen virüsün daha ne olduğunu bile bilmeden, bu mikrobun ortaya çıkıp, yayıldığı ileri sürülen Çin'den faturasız getirilip, faturalatıldığı ileri sürülen aşılarla ortadan kaldırıldığına şahit olurken, 8 milyarı bulan dünyada, bu virüsten ölenlerin tek tek sayılmasına karşın trafikten, sigaradan, cinayetten bir hayli az olduğunu da görüyor asıl ölenin ekonomi olduğunu anlıyoruz.


Evet geçen yılın Mart ayından bu yılın Mart ayına kadar süren ve adı önce Corona, ardından Covit-19 sonra da pandemi olan hayali virüsün başladığı gibi sona erdiği şu süreçte en çok ölenin ekonomi olduğu ve yerde kalan cenazeye dönüp yeni bir seçimle “belki” ayaklanacağı umudunun yeniden yeşerdiği şu günlerde haydi hep birlikte “ya Allah bismillah” diyerek gerçeğe, gerçek gündeme birlikte yaşamaya demekten öte başka şans olmadığını anlayıp, buna göre hareket etmektir derken sırada ABD, AB ve İsrail'in de katkısıyla oluşacak olan vatan-millet-sakarya diyenlerin yeniden hem de hedefleri olan 2023'e doğru marş marş..