Bu depremler en unutulmaz olanıysa hiç şüphesiz ki 17 Ağustos 1999’da meydana gelen ve yürek sızlatan sonuçlara neden olan Marmara depremiydi. Büyük depremin 21. yılında hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz. Öte yandan felaketin 21. Yılında depreme ilişkin bilgi sahibi olmak isteyenler 17 Ağustos 1999 depremi nerede oldu, şiddeti kaçtı, merkez üssü neresi? gibi sorulara yanıt aramaya devam ediyor. Peki, 17 Ağustos 1999 depremi nerede oldu, şiddeti kaçtı, merkez üssü neresi, kaç kişi vefat etti? İşte tüm detaylar…

17 Ağustos 1999 saat 03.02'de meydana gelen büyük Marmara Depremi'nin 21. Yılında hayatını kaybeden vatandaşlarımızı anıyor ve Allah'tan rahmet diliyoruz. Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu aktif fay hatlarının uzanış doğrultusunda yer alan ülkemizde geçmişte pek çok büyük deprem yaşanmıştır. Bunların en başında 17 Ağustos 1999 depremi gelmektedir. Büyük depremin 21. Yılına geldiğimiz bugünde vatandaşlarımız bilgi sahibi olmak adına 17 Ağustos 1999 depremi nerede oldu, şiddeti kaçtı, merkez üssü neresi, kaç kişi vefat etti? sorularına cevap aramaya devam ediyor.

17 AĞUSTOS 1999 DEPREMİ NEREDE OLDU, ŞİDDETİ KAÇTI, MERKEZ ÜSSÜ NERESİ, KAÇ KİŞİ VEFAT ETTİ?

Unutulmaz acılar yaşadığımız 17 Ağustos 1999 Marmara Depremine ilişkin 17 Ağustos 1999 depremi nerede oldu, şiddeti kaçtı, merkez üssü neresi? sorularının yanıtları ve diğer tüm detaylar şöyle;

1999 Gölcük Depremi, İzmit Depremi, Marmara Depremi ya da 17 Ağustos 1999 depremi, 17 Ağustos 1999 sabahı, yerel saatle 03:02'de gerçekleşen, Kocaeli/Gölcük merkezli deprem. Richter ölçeğine göre 7,5 Mw büyüklüğünde gerçekleşen deprem, büyük çapta can ve mal kaybına neden olmuştur.

17 Ağustos depremi tüm Marmara Bölgesi'nde, Ankara'dan İzmir'e kadar geniş bir alanda hissedildi. Resmî raporlara göre 17.480 ölüm, 23.781 yaralanma oldu. 505 kişi sakat kaldı. 285.211 ev, 42.902 iş yeri hasar gördü. Resmî olmayan bilgilere göre ise yaklaşık 50.000 ölü, ağır-hafif 100.000'e yakın yaralı olmuştur. Ayrıca 133.683 çöken bina ile yaklaşık 600.000 kişi evsiz kalmıştır. Yaklaşık 16.000.000 insan, depremden değişik düzeylerde etkilenmiştir. Bu nedenle Türkiye'nin yakın tarihini derinden etkileyen en önemli olaylardan biridir.

Deprem gerek büyüklük, gerek etkilediği alanın genişliği, gerekse sebep olduğu maddî kayıplar açısından son yüzyılın en büyük depremlerinden biridir. Depremin Türkiye'nin önemli bir sanayi bölgesi olan Marmara Bölgesi'nde meydana gelmiş ve çok geniş bir coğrafyayı etkilemiş olması, ülkede büyük sıkıntılara neden olmuştur.

BÜYÜKLÜĞÜ VE KONUMU

Deprem, 17 Ağustos 1999'da, saat 3:02 de, 40,70 kuzey enlemi ile 29,91 doğu boylamının tarif ettiği bölgede, İzmit'in 11 km güneydoğusunda meydana gelmiştir.

Depremin büyüklüğü çeşitli kuruluşlar tarafından değişik değerlerde bildirilmiş ise de moment şiddeti büyüklüğü Mw = 7,5 ve yüzey dalgası büyüklüğü Ms = 7,7 değerleri civarında değişmektedir.

Cisim Dalgası Şiddeti = 6,3 (USS)

Yüzey Dalgası Şiddeti = 7,8 (USGS)

Moment Şiddeti = 7,5 (Kandilli, USGS, Afet İşleri Genel Md. Deprem Araştırma Dairesi AİGM-DAD )

Kayıt Süresi Şiddeti = 6,7 (Kandilli)

Depremin odak derinliğinin 10–15 km olduğu ve sağ atımlı 120 km civarında bir fay hareketi ortaya çıktığı yapılan incelemelerle belirlenmiştir. Ana deprem dalgasının ardından büyüklüğü 4,0-5,0 değerlerinde olan çok sayıda artçı depremler meydana gelmiştir.

Deprem merkez üssüne en yakın ivme kaydı, Afet İşleri Genel Müdürlüğü Deprem Araştırma Dairesi[6] tarafından tüm Türkiye çapında kurulmuş ve işletilmekte olan Kuvvetli Yer Hareketi Kayıt Şebekesi'nin bir istasyonu olan İzmit Meteoroloji İstasyonu'ndan alınmıştır. Buna göre maksimum ivme, kuzey-güney doğrultusunda 163 mG, doğu-batı doğrultusunda 220 mG ve düşey doğrultuda 123 mG dir. Her üç bileşen de birbirleri ile kıyaslanabilir büyüklüktedir.

TARİHÇE

Yakın tarihte bu bölgede Adapazarı merkez üssü olmak üzere 1943, 1957, 1967 yıllarında şiddetli depremler olmuştur. Geçmişteki tarihlere bakıldığında, ortalama 30 senede bir bu bölgede büyük depremler olmaktadır. 1999 depreminden sonra da belirli periyotlarda ve çeşitli büyüklüklerde depremlerin beklenmesi, bu fay hattının karakteristik özelliğinden kaynaklanmaktadır.

Depremin bu kadar çok can kaybına yol açmasının sebebi olarak kaçak yapılar, standartlara uygun olmayan binalar, uygun olmayan gevşek zemindeki yapılaşmalar ve daha ucuza mal etmek için malzemeden çalan müteahhitler gösterilmektedir. Depremden sonra zorunlu deprem sigortası gibi bir takım düzenlemeler getirilmiştir

Editör: TE Bilisim