Bir makama konmak için,

Ne kılık kıyafetler değiştirdiniz…

Ne takla ne hendekler atladınız…

Ne zorluklara göğüs gerdiniz…

Ne eziyetler çektiniz sustunuz…

Ne laflar işittiniz, sindiniz…

Ne fırçalar yediniz yuttunuz…

Ne ilahlar ürettiniz taptınız…

Ne dolaplar çevirip, bindiniz indiniz…

Ne kadar çok taciz edildiniz… 

     Nasıl tavizler verdiniz…

Nasıl imtihanlardan geçtiniz…

Nasıl uykusuz geceler geçirdiniz…

Nasıl ayılara dayıcım dediniz…

Nasıl sövüldünüz öpüldünüz… Övgüler yağdırdınız…

Nasıl hediyeler verdiniz…

Nasıl yetki sahiplerinin huzurunda el pençe divan durdunuz…

Nasıl yanlışlara göz kırptınız göz yumdunuz…

Nasıl her gün başka başka yamuldunuz…

Nasıl doğruluktan, hak ve hukuktan kaçar oldunuz…

Nasıl size verilenlerle avundunuz… 

      Neden yükselmek için en aşağı mahluk gibi alçaldınız…

Neden alçalmayı yücelik sandınız…

Neden cebinize, cüzdanınıza girene baktınız…

Neden elden giden şerefinize seyirci kaldınız…

Neden konduğunuz makamın sahibi olduğunuzu sandınız…

      Niçin bilmediniz! gerçekte “makam sahibiniz” oldu siz ise köleleri…

Ey makam delileri!

Ey insanlık sefilleri!

Ey makam’konukları’

Her şeyi dünyadan ibaret bildiniz…

Kazandıklarınızla kendinizi kaybettiniz…

Siz, gerçek makam olan

“insanlığı” kaybettiniz…

“Ehsan-i takvim”den “esfel-i safiline” indiniz…

Öyle ya da böyle…

“size sahip olan makamı” istemeye istemeye bile olsa terk edeceksiniz…

Arkanıza baktığınızda “eseften”,  “esfelden”  ve “hiçten” başka bir şey olmayacaksınız.

Bulunduğunuz makamı sahiplenin ama makamın sahibi olmaya kalkmayın…

Makamın size sahip olmasına da izin vermeyin…

Makamı ilahi ölçüler dairesinde ayakta tutun…

Makamın ayakta tuttuklarından olmayın…

Makama tutulanlardan ve makama tutunanlardan olmayın… Makamın hakkını verin…

Hakkını veremeyeceğiniz bir makama geçmeyin…

Hakkını vereceğiniz makamı Hz. Yusuf gibi isteyin…

Ehil olduğunuz makamı, ehil olmayanlara bırakmanın zulüm olduğunu bilin…

Makamın “adam” ettiklerinden değil makamda “adam gibi”, “Âdem gibi” duranlardan olmaya bakın…

Bulunduğunuz makamda “alçak gönüllü” olun ancak makamı alçaltmayın… Makamlara alçaklar geçmesin diye var gücünüzle çalışın…