CHP milletvekili aday adayı Fahri Örengül, kendisini bildi bileli toplumsal ve siyasal mücadelenin içinde olduğunu söyledi. Örengül şu açıklamada bulundu:

“Seka çırak okulunda, İzmit akşam lisesinde, üniversitede okurten ve avukatlık stajı yaparken, sekada çalışırken, baro başkanlığı yaparken toplumsal olaylardan hiç geri durmadım.1991 seçimlerinde DSP il başkanı iken önce örgüt ve partim diyerek il başkanlığından istifa ederek milletvekili adayı olmadım. CHP nin kurucu il yöneticiliğinden itibaren kurultay delegeliği dahil bir çok görevde bulundum.

“HEDEF YARGI BAĞIMSIZLIĞI VE YOLSUZLUKLARIN ÜZERİNE GİTMEKTİR”

Kuruculuğunu ve başkanlığını yaptığım CHP hukuk komisyonunda arkadaşlarım ile birlikte belediyedeki birçok yolsuzlukları yargıya taşıdık. Zamanın belediye başkanları, genel sekreterleri dahil hemen hepsi yargılandılar. İktidar gücü ile suçsuz yere Sefa Sirmen’i mahkum ettirirken kendileri şimdilik kurtardılar.17 Mayıs’tan sonra bağımsız yargıda yeniden yargılanacaklarından eminim.

“HER ZEMİNDE SADECE PARTİMİ DEĞİL KENT KOMUOYUNU DA KAVRAMAYA ÇALIŞTIM”

Siyasetin kavga ederek,değil üreterek,adam kazanarak yapılması gerektiğini her zeminde söyledim. Parti içi kavgalar yerine Kocaeli Barosu,Kosiad gibi sanayi dernekleri, Doğumarsifed gibi federasyonlar ve Türkonfed gibi konfederasyonlarda görev almayı,kente ve ülkeme buralarda katkı sağlamayı tercih ettim.

“SİYASET VE RANT İLİŞKİLERİNE DAİME KARŞI DURARAK HER KESİMİ KAVRAMAYA ÇALIŞTIM”

Karacabey'de gönülleri buluşturan iftar sofrası Karacabey'de gönülleri buluşturan iftar sofrası

Baro başkanlığı yaparken zamanın CHP li belediye başkanının rektörlük,sanayi odası,baro başkanlığı gibi kurumlara yaptığı maaşlı danışma kurulu üyeliğini yargı bağımsızlığına zarar vereceği için reddettim.Siyasi nedenlerle,parti düşüncesi ile hiç bir zaman doğruyu söylemekten çekinmedim.Gerek parti içi ve gerekse dışındaki geniş alanlarda fikirlerimi özgürce söyledim.Mütedeyyin kesim ile her zaman ilişkiylerim çok iyi oldu.Zira öyle bir aileden geliyorum. Ancak cumhuriyetin temel ilkelerinden ve aydınlanma devriminden asla ödün vermedim.

“SON YEREL SEÇİMİN BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYE BAŞKAN ADAYIYDIM”

Son yerel seçimde; zamanın il başkanı ve milletvekillerimizin genel merkezimizin onayının olduğu bilgisi ile bana Kocaeli  Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı önerildi. Partimin bana verdiği hiç bir görevi reddetmediğim gibi bu görevi de kabul ettim.Keşke pazarlıklarda İyi partiye kalmasaydı. Çok renkli bir seçim olacaktı, çok. Seçilebilirdim. En azından CHP'nin ilçe belediye başkanlıkları birden çok olurdu.

“İKTİDAR YOZLAŞMASI HAD SAFHADA, ARTIK İKTİDAR GİDİCİ”

Avrupa Birliği üyeliği,3 Y denilen yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla mücadele gibi sloganlarla 2002 de yola çıkan AKP'nin giderek bu söylemlerinden uzaklaştığına, aksine yolsuzlukların, yasakların ve yoksulluğun maalesef daha da büyüdüğüne tanık olduk. Kocaeli çok kötü yönetildi. Kocaeli’de geçen hafta hatırlattığım konular gibi ciddi yolsuz işlere imza atıldı. Ülkemizde demokrasi, insan hakları, eşitlik, adalet duyguları zedelendi. İktidar zehirlenmesi ile sistem tek adam rejimine evrildi. Devlet yönetimi yozlaşmaya başladı. İnsanlar konuşmaktan, yazmaktan korkmaya başladılar. Devlet vatandaşına karşı kulağı sağır, gözü kör iken eleştiriye karşı da zalim olmaya başladı.

“ALTILI MASA TAM BİR DEMOKRASİ KOALİSYONU VE İKTİDARA HAZIR”

Daha altılı masa kurulmadan, Kocaeli’de muhalefetin bir araya gelmesi gerektiğini ısrarla yazdım,söyledim.Ama muhalefet bunun yerine iktidar il başkanlığı ile toplantılar yapmayı tercih etti.Sayın Kılıçdaroğlu önderliğinde kurulan altılı masa bunu başardı.Ürettikleri“İlkeler ve Hedefler mutabakatı,Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi,Kurumsal Reformlar Raporu ve Seçim Güvenliği Raporunu” yayınlayan ALTILI MASA ile ikinci yüzyılda Türkiye yıldız ülke olmaya aday.

“ARTIK PARLAMENTODA GÖREV ALMA ZAMANI”

İşte kulakları sağır,gözleri kör eden,yolsuzlukların üzerini kapatan,toplumu yoksullaştıran,yargıyı siyasallaştırarak siyasileri yargısal infaza tabii tutan,ülkemizi çağdaş dünyadan koparan,Kocaeli’ye de adeta ihanet eden bu anlayış ve sisteme karşı mecliste toplumun sesi olmak gerektiğine karar verdim.Önce parti içerisindeki barış ve huzuru daha da geliştirmek ,diğer bileşenlerle birlikte kentimizi çağdaş ve yaşanır hale getirmek,Kocaeli’den ülke sorunlarını daha yüksek sesle haykırmak ,çekinmeden partili yada partisiz tüm Kocaeli’nin sesi olmak için milletvekili adaylık başvurusunu yapmış bulunmaktayım.”

Editör: TE Bilisim