Erken mi, zamanında mı yapılacak denile  denile bir yıldan biraz fazla bir zaman kalan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimleri gece yarısı yapılan bir açıklama ile tez seçime döner mi bilmem ama gidişatın ne erken ne de tez seçim ve seçimin normal zamanında yani 18 Haziran 2023 yılında yapılacağı gün geçtikçe daha iyi anlaşılıyor.
Bunun en açık ve net görüntüsünü soracak olanlara liderinin oy oranı %39'un altına düşmeyen mevcut iktidarın ne yapacağına değil, muhalefettin onca erken seçim baskısının gün geçtikçe düştüğü ve bu yöndeki modun bir hayli düşmesinden anlar diye düşünüyorum.
Evet, bir seçimin gün geçtikçe biraz daha yaklaştığı şu günlerde bir hayli cici olan vatandaş ve %28'nin hala kararsız olduğu seçmenler siyasilerin gözdesi konumundalar.
Başta ekonomik sıkıntılar olmak üzere birçok sebep öne sürerek kendilerine oy vermesi için seçmeni adeta ablukaya alıp, ikna etmeye çalışan siyasilerin bir taraftan da ortaya koydukları performanslarıyla, ‘Bu işi’ yani milletvekilliğini, ‘en iyi ben yaparım’ demeye çalışıyorlar.
Gerçi bir ikisi dışın da hemen hepsinin eski olan yani bir değil, birkaç defa seçilenlerden oluşan bu dönemde ki siyasilerin yıllardır kandırdıkları seçmenin gözünü bir kez daha boyadıkları aşikardır.
Bununda en açık örneği kamuoyun da adı sanı çok bilinmeyen ama taşıdığı soy isim üzerine sade ve sessiz bir öğretim üyesiyken diğerleri gibi eline aldığı çantasıyla uzun süredir gelmediği memleketimde 4 hatta 5 kez vekil olup, bu süre içinde kendisi seçmenin telefonuna cevap vermeyen, danışmanlarının kim olduğu çok kişi tarafından bilinmeyenleri gösterebiliriz.
Kimi ‘Bu kez olmadı, ama bu kez bakanım’ diyerek oy istediği, kiminin ‘En iyi milletvekilliğini ben yaparım’ diyerek eskileri kötülediği, ‘Kiminin ise siz bakmayın telefonlarınıza bakmadığıma, biraz acemi, biraz da memleketi değil, dünyayı kurtarmaya çalıştım, ama bu kez sizi kurtaracağım’ diyerek yola çıktığı 2022 Genel Seçimleri öncesi kandırılan seçmen ve vatandaşta az değil...
Oda kandırıldığını bile bile her gelen siyasiye, küçük çıkar, bir makarna, bir kömür çuvalı ya da geçici menfaat karşılığında, ‘Vallahi oyum sana’ diyerek umutla kendisinden oy bekleyen siyasileri değil, aslında kendisini kandırdığını da görmek ve de bilmek gerekir.
Çünkü tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş...