İnsan ne kadar kendini suçlayabilir ki yüzde kaç , insanın yüreği hep kendinden yana oluyor , kendini savunuyor , toz kondurmuyor ona.

Bazen insan kendini suçlamamak için her şeyi yapar ; siz haklısınızdır.

Kaçınız yolundasınız kaçınız doğrusunuz , ben ettim sen etme modunda ilerliyor musunuz ki böyle bir sey mümkün mü , hangi çağdayız değil mi?

Akıl akıldan üstündür , ben bu dünyada akıllı diye kime derim biliyor musunuz?

Sadece kendini dinlemeyen söz dinleyen ve en doğru seçimi yapan iyi doğru dürüst olana derim.

Aslında göz boyayarak atıp tutturan her çağda çoktur ve çok iyi biliyoruz ki hayat öyle lanse etmekle gitmiyor.

Mevkii hiç problem değil ya da çok para!

Öyle ki içi dışı bir insan bulmakta çok zor bu zamanda kaldı ki nerde iyilik yap denize at , di mi artık!

Bir insan düşünün hayata duruşu iyilik dolu hepimizin hoşuna gider ve onu çok severiz sayarız ama kimilerimiz tarafından mutlaka baltalanır o insan değil mi ?

Nedense iyiler hep kaybetmeye mahkummuş gibidir de bir türlü yenemezsiniz onları , gün gelir vicdanınızın içinde yer alır yine kazanırlar.

Etme bulma dünyası derler ya...

İşte insaf merhamet vicdan ; bir gün gelir durursun ve kendini suçladığın anda algılarsın bütün hikayeyi...

Diyorum ki günlerden bir gün kendini suçlama günü olsun , o gün ajitasyon değil bildiğin suçlu olarak kendimizi suçlu görsek dünya harika bir yer olurdu değil mi?

Ne denli haklıysak?

Tabi bu mahkum veya zan altında kılınmanın bedeline ağır tepkiler gösterebilen merhametsiz insanlar da mevcut olacak ki onlar kendilerini suçladığında gerçek suçlu ortaya çıkacak neden kendilerini suçladığı anda tekrar suça sarılacaklar.

Suç , cezanın da ötesinde kendini af edemeyenlerine ya da affedip doğru yolu bulanlarına bakarsak gerçek kararını ortaya koyacaktır.

Ne diyelim kendini suçlama gününüz kutlu olsun.