Dertlerin var mı diye sorsalar insanlara , şüphesiz hepsi oturup saatlerce anlatır derdini .
Nadirdir haline şükür edipte ,berhudar olanı.
Biliyoruz herkesin kuyusunu kendine derindir elbette.
Herkes kendi hayatında yaşadığından mütevellit , şüphesiz tarifsiz acılar çekmektedir ve genelde hepimiz taşıdığımız bu dertleri başkalarının taşıyamayacağına inanır bundan dolayı kendimizi özel hissederiz.
Şüphesiz öyleyizdir de elbette lakin bu özellik böyle bir özellik midir ?
Dertlerimiz mi bizi özel kılmalı yoksa dert etmemiz mi bilinmez elbette.
Dedik ya herkesin kuyusu kedisine derin. Sanki biryandan da dertlerimize dertleri biz mi ekliyoruz ?
Mesela aç gözlülüğümüz ?
Güç gösterilerimiz ?
Çıkarlarımıza her şeyden daha çok değer vermelerimiz bunlar acaba dertlerimizi daha bir arttırır mı ?
Çevremizdeki her insandan beklediğimiz belli başlı özellikler vardır elbette lakin bizler onlara karşı ne kadar empati kurarak onlarında görüşlerine , isteklerine saygı duyarak yardımcı olmaya çalışırız ?
Çok değerli bir dostum dertlerin için bir şeyler yapmadığın sürece onlar senin gerçek dertlerin değildir derdi .
Tabi o zamanlar katılmazdım bu tarz cümlelere lakin insan tabir-i caiz ise gözü açılınca farkına varıyor bazı şeylerin .
Göz açılmasından kasıt uyanıklık manasında demiyorum elbette .
Misalen dış dünyadaki insanları geçtim hangimiz kendi öz benliğimize yalan söylemeden durabiliyoruz ?
Başlarını geçin kendinizi neden kandırmanın peşindesiniz ey insanoğlu ?
Bende bir insanoğluyum elbette.
Açalım gözlerimizi dünyayı gerçek gözlerle görelim . Bir yazar "Hayata bakarken derin derin nefes alarak bakmalı insan , boş kafayla bakmalı , iman ile imtihan ile bakmalı"(A.A.) der . Ne zaman bazı şeylerin farkına varıp çıkarlarımızı bir kenara koyup insanları sadece insan oldukları için , ALLAH için seveceğiz ?
Ne zaman karşımızdaki insandan beklediklerimizden daha çoğunu verme fikrini benimseyeceğiz ?
Ne zaman bir kalbin , bir hissin , bir düşüncenin , bir göz yaşının veya ufak bir tebessümün çoğu şeyden daha değerli olduğu kanaatine kavuşacağız ?
Yani ne zaman gücü , parayı , keyfi , rahatı , giyimi kuşamı , beklentileri ikinci plana atacağız ?
Ne zaman bir güler yüze , bir tebessüme bir iyi niyete bedeller ödemeye hazır olacağız ?
Ne zaman dertlerimizden söz etmeyi veya onların arkasına kendimizi atmayı bırakıp bir derman için bir derde derman olmayı öğreneceğiz ?
Ne zaman müslümanımı sadece sözde değil de gönülde yaşamaya başlayacağız ?
Şüphesiz küfür edilse zorumuza gider , hakaret edilse zorumuza gider elbette ve biz ne zaman başkalarına da ayna niyeti ile bakıp öyle yargılama yapacağız ?
YAHU BİZ NE ZAMAN İNSAN OLACAĞIZ ?