Geçtiğimiz hafta Gürcistan üzerinde bir askeri nakliye uçağımız düştü şehitlerimizin acısı yaktı yüreklerimizi.

Ardından bir gün sonra bir tarımsal ilaçlama yapan uçağımız düştü orada da aynı acı.

Uçaklarımızın neden kırıma uğradığı konusunda gerekli araştırmaların kamuoyu ile paylaşılması gerektiğine inanıyoruz. Nakliye uçağımız yaklaşık 60 yıllık. Bu uçakların çok dikkatli bakım ve yenilemelerinin olduğunu biliyoruz.

Ancak metal yorgunluğu acaba söz konusu olabilir mi bu önemli, hızla yeni uçaklara geçme zamanının geldiğini düşünüyoruz.

THK’nin uçaklarına aynı hassasiyet ile baktığına inanmak istiyoruz.

Şehit olan vatan evlatlarına Allahtan rahmet yüce Türk Milletine başsağlığı diliyorum.

Biz geçtiğimiz hafta bu konuları konuşurken bir iki görüntü düştü önümüze. Muğla’da ve Kayseri’de şehitlerimizin cenaze törenlerinde protokolde bulunan bazı zevatın espriler yapıp gülüp gülümsediğini seyrettik, içimiz kahrola kahrola.

Bizim töremizde Vursal şehit cenazesini, mahallemizde bir vefat olsa, televizyon radyo açılmaz, gürültü yapılmaz, nişan nikah ertelenir, mezarlıklardan geçerken radyolar kapatılır, dualar edilir, taziyeler tüm mahalleli tarafından yapılır.

Şehit gelmişse bir eve bir mahalleye artık o şehidin ailesi emanettir.

Kız istemeye bile gidilirken onlar olur merasimde.

Düğünde onlar baş köşededir, bayramlarda mezarlık ziyaretinden sonra önce onlar ziyaret edilir.

Bu kadar önemli ve acılı bir günde çocuklar bile hareketlerine dikkat ederken koca koca adamlar, profesör olmuş, bir partinin il başkanı olmuş siyasiler, musalla taşında yatan şehidimizden bile utanmadan hiç sıkılmadan espriler yapıp gülüştüler.

Çünkü onlar sadece orada fotoğraf verip, siyaseten orada olmak dışında bir sebep ile orada değillerdi.

Vatan evladının şehadeti umurlarında mı?

Asıl mesele bunu oya tahvil edebilirler mi?

Edemezler mi?

Sıvasız boyasız ocaklara düşen ateş, bir ömür boyu unutulmayacak acı, babasız kalan çocuklar, evlatsız kalan ana babalar, eşsiz kalan kadınlar, onların ocaklarına düşmediği için bu ateş, onların umurunda bile değildir.

Özür bile dilemezler bunun yerine kendilerinin haklılığını anlatıp dururlar.

Vatan sevgisini, şehitlik cesaretini bu üç kuruşluk siyasetçilere kurban etmek ne acı.