11 Eylül 2023 Pazartesi tarihinde başlayan 2023-2024 eğitim öğretim yılının, 18 haftalık (90 Günlük) eğitim maratonunun ardından 19 Ocak 2024 tarihinde karnelerin dağıtılmasıyla birinci dönemi sona erdi. Milyonlarca öğrencimiz ve öğretmen 16 günlük ara tatile başladılar.
Bu günkü yazımda sizlere sadece ara tatilde ne yapılması ya da yapılmamasından bahsetmeyeceğim.
Çünkü toplum olarak zaten şöyle gönlümüzce eğlenebileceğimiz, dinlenip gezip, alışveriş yapabileceğimiz bir tatil yapma imkânımız bulunmuyor. (Havada bulup tavada yiyenler hariç)
Zaten tatil yapmayı da adam gibi beceremiyoruz. Hatta tatil yapacağız diye çoğu insan ya köyüne gidip çalışıyor veya kısıtlı bir bütçeyle kral gibi bir tatil yapmaya çalışıyor. Ancak üç kuruşa beş köfte artık alınmıyor.
Bazıları ise tatili ek bir çalışma zamanı gibi görüyor.
Oysa tatil; kânun gereğince resmi kuruluşların çalışmasını durdurduğu veya kapalı bulunduğu dönem ya da eğlenmek, dinlenmek amacıyla çalışmadan geçirilen süre demektir.
Her yıl milyonlarca insan yaz tatilini geçirmek üzere sahillere köylere akın ederken milyonlarca öğrenci ise ara tatil, yarıyıl dönem tatili ve yıl sonu tatili olarak farklı sürelerde tatil yapıyorlar.
Ancak; Karne sonuçları, birçok veli ve öğrenci tarafından “başarının vazgeçilmez en önemli göstergesi” olarak kabul görmesinden dolayı, bazı öğrenci ve veliler için mutluluk ve gurur kaynağı olan karneler bazı aileler için de kaygı ve üzüntü sebebi olabilmektedir.
Her yıl olduğu gibi bu karne döneminde de pek çok ailede karne ile ilgili mutlulukların yaşanması yanında üzüntülerin, sorunların yaşanmasıda muhtemel olacaktır.
Şöyle ki; Öğrenciler için yoğun okul temposundan sıyrılıp dinlenme ve eğlence anlamına gelen bu tatil; ebeveynler içinse getirilen düşük notları düzeltmek için bir fırsat olarak görülüyor.
Bu farklı anlayış, farklı beklentiler ebeveyn ve çocuk arasında bir uyuşmazlık, bir sorun oluşturuyor.
Çocuğun düşük notlarla dolu bir karne getirmesinin nedenlerini çok iyi irdelenmeli, Çocuğun onurunu zedelemeden başarısızlık nedenleri iyi tahlil edilmeli,
Tüm başarısızlığı öğrenciye yüklememek gerekir. Başarısızlığın kaynakları iyice dikkatlice araştırılıp incelenmesi gerekir.
Aileden kaynaklanan sorun varsa, aile içinde bu sorun mutlaka ortadan kaldırılmalı ya da makul bir şekilde çözüme kavuşturulmalı.
Okuldan kaynaklanan sorun var ise okuldaki rehber öğretmeniyle ya da diğer öğretmenlerle hatta okul yönetimiyle görüşülerek sorun çözülmeye çalışılmalı.
Eğer çocuğunuzda yapısal ya da psikolojik birtakım bozukluklar var ise, mutlaka bir uzmana başvurmak gerektiği de unutulmamalıdır
Ebeveynlerin son derece dikkatli olması gereken bir husus da karne sonuçları ne olursa olsun, her öğrencinin gerek fiziksel gerekse zihinsel açıdan dinlemeye ve eğlenmeye ihtiyaç duymasıdır.
Çocuklarımızı yoğun bir ikinci dönem beklemektedir. Birinci dönemin eksikliklerini ikinci dönemde giderebilmesi için öğrencinin ikinci döneme zinde bir şekilde başlaması daha iyi olacaktır.
Tatilin doğru, verimli ve sağlıklı bir şekilde geçirilmesi dileğiyle…
